SİVEREK İL İDİ

Gazetede haberi okuyunca düşünmeye başladım. Siverek neden “il” olacak ilçelerin listesinde yok? Neden bugüne kadar,  Meclis'e Siverek'in “il” olması için bir önerge verilmemiş? Çünkü; Siverek bugün il olması için önerge verilen pek çok ilçeden  henüz o ilçeler ,ilçe olmadan “il” olmak için çaba sarf etmeye, mücadele etmeye başlamış.

Beni bu düşüncelere yönelten haber özetle şöyle idi; “birçok ilçenin il olmasını öneren tekliflere nasıl yaklaşacağı merak konusuyken, Siverek'in il yapılması için sahip çıkanın olmadığı ileri sürülüyor. Polatlı'dan Bodrum'a, Fethiye'den Anamur'a kadar çok sayıda ilçenin il yapılması talepleri daha önce Meclis gündemine getirilmişti. Ancak bu teklifler gündemden düşmüştü.

Buna paralel olarak 12 Haziran 2011 seçimlerinden sonra bazı milletvekillerinin, kentlerini “82. il” yapma çabası sürdü. Hâlâ Meclis'te MHP'li Mehmet Şandır'ın Mersin'e bağlı Silifke ve Anamur ilçelerinin, CHP'li Sezgin Tanrıkulu'nun Van'a bağlı Erciş ilçesinin, CHP'li Ali Demirçalı ile MHP'li Ali Halaman'ın, Adana'ya bağlı Kozan ilçesinin il yapılması talepleri bekliyor.

Son bir hafta içinde ise iki ilçenin daha il yapılması talebi geldi. MHP'li Necati Özensoy, Bursa'nın İnegöl ilçesinin, CHP Konya Milletvekili Atilla Kart ise Konya'nın Ereğli ilçesinin “il” olmasını istedi.

Onlarca yerleşim biriminin de ilçe yapılması talepleri dikkat çekiyor. Bu talepler arasında Şanlıurfa'nın merkez ilçesi dışında en büyük, Türkiye'nin ikinci büyük ilçesi olan Siverek'le ilgili teklifin yer almadığı ileri sürülüyor.”

Siverek, ilçelerimiz içersinde en fazla yoğunlaştığım ilçelerimizin başında yer alır. 1978 yılında Şanlıurfa'da yerel gazeteci olarak çalışmaya başladığımda Siverek, sadece yerel medyanın değil ulusal medyanın da dikkat ettiği bir ilçemiz idi. O dönemde Şanlıurfa'da terörün merkez üssü gibiydi. Siverek-Hilvan-Fırat üçgeni terörün kan gölü konumundaydı. Ülkenin en şiddetli terör katliamları bu üçgende cereyan ediyordu. Bu nedenle Siverek, sık sık gittiğim ilçelerimizin başında yer alıyordu. O günleri yaşayanların hala belleklerinde yer ettiğine inandığım “Kırbaşı baskını’nı, gazeteci arkadaşım Sedat Atilla ile birlikte günün ilk ışıklarıyla gözlemleyen, yer sofrasında yemek artıklarıyla beraber patlamamış onlarca el bombasını, yüzlerce boş mermi kovanını Sedat Atilla ile birlikte ilk fotoğraflayan gazeteci idim. Caddelerinde inasnların yürümeye korktuğu dönemlerde, birbirine dehlizlerle bağlı üç-beş taş evi aşarak dönemin Adalet Partisi Milletvekili Mehmet Celal Bucak ve eski senatör Hasan Oral'la terör ve Siverek üzerine röportaj yapan gazeteciydim.

Ancak Siverek'i gerçek anlamda 1995-98 yılları arasında tanıdım. Harran Üniversitesi'ne öğretim elemanı olarak 1995 yılında göreve başladığımda, ilk görev yerim Siverek oldu. Çünkü; ders vereceğim Radyo Televizyon Yayıncılığı Proğramı, Siverek Meslek Yüksek Okulu'ndaydı. Üç yıl boyunca haftanın üç günü Siverek'e gitmeye başladım. İşte o zaman Siverek'i ve Siverek'in değerlerini yakından tanımaya başladım. İşte o zaman, Siverek'in gerçekten “il” olduğunu gördüm. Ve ö dönemde Koçali Aymaz'ı, Ramazan Özgültekin'i, Osman  Gövüş'ü ve daha nice Siverekli değerleri yakından tanıdım. Yetiştirdiği değerlerle, sahip olduğu varlıklarla gerçek “il” kültürünü yaşatan bir yerleşim alanı Siverek. O dönemde yediden yetmişe tüm Siverekli'nin “il” olmaya nasıl yürekten inandığını gördüm. Siverek'i Vilayet Yapma ve Kalkındırma Derneği'nin canını dişine takarak nasıl mücadele verdiğine tanık oldum.

Siverek il mücadelesine o dönemde başlamamıştı elbette. Koçali Aymaz'ın başkanlığını yaptığı Siverek'i Vilayet Yapma ve Kalkındırma Derneği de ilk kurulan dernek değildi elbette. Siverek, il olma mücadelesini 1950 yıllarda başlatmış bir ilçemiz. 1957 yılında Siverek'i Vilayet Yapma ve Güzelleştirme Cemiyeti kurulmuş.   Cemiyet yöneticileri 1959 yılında Ankara'ya gitmiş. Dönemin Başbakanı merhum Adnan Menderes ile görüşmüş , söz almış. Heyet , Siverek'te davul-zurnayla karşılanmış, günlerce Siverek'te bayram coşkusu yaşanmış. Ve galiba o dönemde “il” olmaya çok yaklaşan Siverek, 1960 darbesine kurban gitmiş…

TARİHTE SİVEREK

Siverek, tarihin çok eski devirlerinde Sümer, Akad, Eti, Kamuk, Asur, Mitani, Bizans, Sasani, Arap, Selçuklu ve Osmanlıların yönetiminde bulunarak, zaman zaman mahalli beylik  ve hükümetlere başkentlik yapmış bir şehirdir.

Siverek, Osmanlılar döneminde çok imar görmüş, camii, medrese, han , hamam ve çarşılar yapılarak kalesi onarılmıştır. 19. Yüzyılda Harput Eyaletine bağlı kaza merkezi iken, 1908 tarihinde Siverek'e Viranşehir bağlanarak, Diyarbakır'a bağlı vilayet olmuştur. 1918 yılında Çermik ilçe olarak Siverek'e bağlanmıştır. 1920 yılında bölgede patlak veren Milli Aşireti isyanında Siverek tüm gücüyle Hükümet kuvvetlerinin yanında yer almış, isyanın  bastırılmasında önemli rol oynamış ve bu nedenle Cumhuriyet Hükümeti’nin taktiri olarak Cumhuriyetin ilk vilayetlerinden biri olarak 1923 yılında vilayetliği tescil edilmiştir. Ancak bu fazla sürmemiş. Aşiretlerin anlaşmazlığı, yerel yöneticilerin talebiyle Siverek, 1926 yılında Urfa'ya bağlı ilçe statüsüne geçmiştir. Siverek ilçe olduğu 1926 tarihinde nüfus olarak 44 ilden daha fazla nüfusa sahip idi. 1927 yılında Siverek'in nüfusu 15 bin civarında iken, Urfa'nın merkez nüfusu 30 bin civarındaydı. 1970 yılında; 32 ilden, 1975 yılında 28 ilden, 1980 yılında 14 ilden fazla nüfusa sahipti Siverek. Tabi geçen yıllar Siverek'in nüfusunda erozyon yaratmıştır. Özellikle 1978-80 yılları arasında yaşanan terör olayları hızlı göç yaşanmasına neden olmuştur. Tabir yerinde ise Siverek o dönemde sosyal bir deprem yaşamıştır.

SALNAMEDE SİVEREK

1341 tarihli Devlet Salnamesi'nin 662, 663 ve 664'üncü sayfalarında Siverek şu şekilde aktarılmaktadır.

“SİVEREK VİLAYETİ

Vilayetin vaziyet ve ahvali umumiyesi. Varidatı umumiye ve hususiyesi. Mektebler, cemiyetler, şirketler ve fabrikalar. İhracatı. Nüfusı umumiyesi. Memurların sıfatı memuriyetleriyle isimleri.
Vilayetin vaziyet ve ahvalı umumiyesi

Siverek Vilayeti, Viranşehir kazasıyla merkeze ait Karakeçi, Karacadağ, Bucak nahiyelerini havi beşyüz seksen köyden ve birçok göçebe aşairden ibarettir. Vilayetin umumi mesahai sathiyesi 13500km. kare yani 6.000.000 dönümdür. Bunun sülüsani nisbetinde ormanlık ve mütekabiyesi taşlık olup kabili ziraat kısmı bir milyon dönümdür.

Siverek Vilayeti bir ziraat memleketidir. Arazisinin münbit ve mahsuldarlığı sayesinde istihsalatı ziraiyesi ihtiyacatı mahalliyeye kafi geliyor. Senevi 340.000 kilo pirinç, 6.000.000 kilo miktarı buğday, 900.000 kilo arpa harice sevkiyatta bulunmaktadır.

Vilayetin varidatı umumiyesi 191.185 lira ve iradatı hususiyesi 85.555 adet liradır.

Vilayet dahilinde şirket olmayıp yalnız Viranşehir kazasında bir un fabrikası vardır.

Merkez Vilayette bir kız ve iki erkek ilk mekteble bir iptidai leyli köy mektebi ve merkeze ait muhtelif köylerde dört adet ilk erkek mektebi mevcut olup bunlara müdavim talebe miktarı ellisi kız ve dörtyüzü erkek olmak üzere ceman dörtyüzellidir. Viranşehir kazasında birer ilk erkek ve kız mektebi ve bu mekteblere müdavim altmış talebe vardır.
Vilayette Cumhuriyet Halk Fırkası , Hilal-ı Ahmer, Himaye-i Etfal ve Teyyare cemiyetlerinin bir şübesi ile yalnız bir Ticaret Odası vardır.
Vilayet mıntıkası dahilinde bu sene zarfında 128 adet mütenevi cürüm vuku bulmuştur. Vilayetin umum nüfus mükayyidesi 65.000'dir.

MÜNTEŞİR GAZETE VE MECMUALAR

İrfan Gazetesi: Haftalık olarak siyasi mahiyette Siverek'te intişar eden İrfan Gazetesi ilk defa olarak 22 Nisan 339 tarihinde rapirografla ve 3 Şubat 341 tarihinden itibaren de tab makinasıyla tab ve intişara başlamıştır. Pazartesi günleri neşrolunuyor. Sahibi imtiyazı Siverekli Mehmet Siret Efendidir. Heyeti tahririyesi Paşazade Fikri, Kekizade Mustafa Vasfi, Acemzade Fikret Beylerdir. Kendi matbaası mevcud olup adedi tabı üçyüzdür.

Altın Işık Mecmuası : Onbeş günde bir ilmi ve edebi mahiyette neşredilmektedir. 341 senesi Nisanında tesis ve intişara başlamıştır. Sahibi imtiyaz ve müessisleri Mehmet Siret, Acemzade Mahmut Fikret Efendilerdir. Müstakil sermuharriri yoktur. Heyeti tahriyesi Mustafa ve Fikri beylerdir. Adedi tabı beşyüzdür. Kendi matbaası yoktur.

Siverek Vilayeti

Vali; Sabri Bey, Muhasebeci; Ali Nuri Bey, Tahrirat Müdürü; Ahmet Hamdi Bey, Müftü; Ali Asım Efendi, Mahkemei Asliye Reisi; Jeraldin Bey, Mahkemei Asliye Azaları; Abdülcelil Bey , İsmail Hakkı Bey, Mahkemei Asliye Aza Mülazimi; Arif Hikmet Bey, Eyüp Sabri bey, Abdullah Vehbi Bey, Jandarma Komutanı; Binbaşı Cemil Bey, Sıhhiye Müdürü; Muharrem Nüzhet Bey, Nüfus Müdürü; Abdullatif Bey, Tapı; Muharrem Bey, Muhasebei Hususiye; Tevfik Bey, Belediye Reisi; Mehmet Emin Bey.
Viranşehir Kazası
Kaymakam; İbrahim hakkı Bey, Mal Müdürü; Mahmut Nedim Bey, Hakim; Zülfikar bey, Hakim Muavini; Salih Zihni Bey, Müddeiumumi; Şevket bey

SİVEREK'İN İL OLMA MÜCADELESİ

1926 yılında Urfa'ya bağlı ilçe statüsüne getirilen Siverek, yukarıda da ifade ettiğim gibi, il olma yolunda ilk örgütlü mücadeleyi 1957 yılında başlatmıştır. 1957 yılında Siverek'in toplum önderleri bir araya gelerek Siverek'i Vilayet Yapma ve Güzelleştirme Cemiyeti'ni kurdu. Cemiyet yöneticileri 1959 yılında Ankara'ya giderek dönemin Başbakanı merhum Adnan Menderes ile görüştü. Ve Başbakan'dan “il olma” sözünü aldı. Siverek günlerce bayram coşkusu yaşadı. 1960 ihtilalı bu vaadin yerine gelmesini engellemiştir. 1961 sonrası yeniden sivil yönetime geçilince dernek olmasa da komiteler halinde zaman zaman Ankara'ya “il” olma isteği iletildi. Ancak bunlar sonuç almaya yönelik girişimler değildi.

İl olma yolunda ilk ciddi girişim 1982 yılında gerçekleşti. 1982 yılında dönemin kaymakamı tarafından Siverek için “Vilayet Dosyası ile Haritası” hazırlanmış, dosyaya “Zümrüt Kent” ismi verilmiştir. Dosya Ankara'ya gönderilmiş, il olmak için tüm kriterlere sahip olmasına rağmen açıklanan “il olacak ilçeler” listesinde Siverek ismi yer almamıştır.

1987 yılında yine bir komite kuruldu. Komite tarafından geniş kapsamlı bir rapor hazırlandı. Hazırlanan rapor dönemin Başbakanı merhum Turgut Özal'a Şanlıurfa ziyareti sırasında verildi.

Aynı yıl; genel seçimler öncesi Siverek'te halka hitap eden dönemin Devlet Bakanı Hasan Celal Güzel; “adayımız seçildiği taktirde Siverek il olacaktır” dedi. Adayı seçilmesine, Başbakan Özal'a kapsamlı rapor verilmesine rağmen Siverek o dönemde de il olamadı.

1989 yılı yerel seçimlerinde merhum Özal, Siverek halkına; “Verin bize belediye başkanlığını, Siverek'i il yapalım” dedi. Ve yine Siverek il olamadı.

1990 yılı sonunda Siverek'i Vilayet Yapma ve Kalkındırma Derneği kuruldu. Vilayetlik hakkında ilgili müktesap hakkının iadesi için çalışmalar başlatıldı dernek kanalıyla. 19 Şubat 1991 tarihinde Dernek Yönetimi dönemin Başbakanı merhum Turgut Özal ile Diyarbakır'da iki saate yakın bir görüşme gerçekleştirmiş ve mehum Özal'dan birkez daha “il” sözü alınmıştır. Kabine değişikliği sonucu bu kez kabinesine Milletvekili Cenap Gülpınar'ı veren Siverek, Başbakan Mesut Yılmaz'dan da “il” sözü almış ancak yine hayal kırıklığına uğramıştır.

1991 Genel seçimleri öncesi DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, Şanlıurfa'da halka hitap ederken, Siverek'e il sözü vermiştir. Hükümet kurulduktan sonra Dernek Yönetimi başkanlığında bir heyet soluğu Ankara'da almış, Başbakan Demirel ile görüşmüş, Demirel; “Meydanda söz veren sözünün eri olmalıdır. Biz sözümüzün eriyiz. Yakında Siverek'i vilayet yapacağız” der.

Aynı tarihlerde SHP Genel Başkanı Erdal İnönü; “Siverekliler bize Belediye Başkanlığını verdiler. Sivereklilere minnettarız. Siverek her şeye layıktır. Yakında Siverek'i vilayet yaparak,  Siverek'e geleceğim” der. Ve Siverekli o ziyareti bekler…

1992 yılında ANAP,  15 ilçenin il olması için bir kanun teklifi hazırlar. O teklifin içinde Siverek'te vardır. Ancak o tasarı Mecliste yasalaştığında ise; Siverek listede yoktu…

SİYASET VE SİVEREK

Bir çok kavimlere beşiklik eden,  eyalet merkezliğinden köye, köyden mutasarrıflığa inip çıkan ve tarihin dalgalarına karşı direnerek ayakta durmayı başaran Siverek, Osmanlı devletinin yıkılışının ardından Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasıyla yeni bir döneme girmiştir.

Daha önceki dönemlerinde Başkentlik, Eyalet Sancaklığı, Mutasarrıflık ve Vilayetlik gibi aşamalar geçiren Siverek, Cumhuriyet dönemine; Diyarbakır vilayetine bağlı sancak olarak girmektedir.

Milli Mücadelede göstermiş olduğu büyük kahramanlıklardan ve bağlılıktan dolayı 1923 yılında Viranşehir ve Çermik ilçeleri de kendisine bağlanarak vilayetlikle mükafatlandırılmıştır. 1926 yılına kadar vilayet kalan Siverek, kurtuluş savaşının vermiş olduğu ağır hasara rağmen sosyal, kültürel, ve ekonomik açıdan şehir olma vasfını korumuştur. Siverek tam kalkınma ve gelişme devresine gireceği sırada, aşiretler arasındaki çekişmeler ve yerel yöneticilerin de isteğiyle 1926 yılında ilçe yapılarak Urfa'ya bağlanmıştır. İlçe yapılmasıyla beraber adeta gelişmesine set çekilmiştir. Bu dönemden itibaren bir çok alanlarda gerileme başlamıştır. Dört bin Km2  civarında yüzölçümüne sahip olan Siverek, iki veya üç  il merkezi hariç tüm, illerin ilçe merkezi yüz ölçümlerinden büyüktür.  Siverek'te Belediye teşkilatı Cumhuriyet'ten önce kurulmuştur. 1893 Osmanlı nüfus sayımlarında Siverek'in merkez nüfusu 30.713 tür.  l905 Diyarbakır vilayet salnamesinde 35,000. Aynı salnamede bir hükümet konağı, iki cami, üç mescit, bir kilise, iki medrese , bir İdadiye , bir Rüştiye, üç iptidaiye , altı sübyan mektebi , dört azınlık okulu , dört han, iki hamam, bir çarşı ,ve beş çeşme olduğu yazılmaktadır.

Mescit, bir kilise, iki medrese , bir İdadiye , bir Rüştiye, üç iptidaiye , altı sübyan mektebi , dört azınlık okulu , dört han, iki hamam, bir çarşı ,ve beş çeşme olduğu yazılmaktadır.

İlçe olduktan sonra, eğitim yuvalarının çoğu kapanmıştır. Uzun yıllar sadece bir kaç ilk okul ile eğitime devam etmiştir. Bunun dışında diğer konularda da Siverek gerilemeye devam etmiştir. Yerelde bazı çalışmalar yapıldıysa da bunun yeterli olduğu söylenemez. l945 yıllarına kadar gün be gün gerileyen Siverek'te, oluşturulan kamuoyu baskısıyla  1946 yılında orta okul açılmıştır,

Bir zamanlar kültür seviyesi yüksek olan Siverek'te yaşanan sosyal deprem nedeniyle göç hızlanmış, aydın insan nüfusu azalmış, köyden şehre akan göçler ise eğitim ve kültür seviyesini iyice düşürüp Siverek'e büyük bir köy ya da şehirköy manzarası vermiştir.
Siverek liva ve il olduğu dönemde eğitime açık olan idadi mektebnin ilçeye dönüşünce  kapanmasından 38 yıl sonra l965 yılında yine aydın halkın çaba ve mücadeleleriyle Lise açılabilmiştir..

MECLİSİ MEBUSANDA -  KURUCU MECLİS  İLE T.B.M.M. KATILAN
MİLLETVEKİLLERİ

İstanbul'daki son Osmanlı Meclisi Mebusanın Siverek temsilcileri:
1-Ali Fuat (Bucak )Bey
2-Bekir Sıtkı (Ocak) Bey
1920 yılında Ankara'ya  Kurucu Meclise Siverek'ten
(Şişman) Mehmet (Sezgit) Efendi.

23 Nisan 1920 de toplanan T.B.M.M.'ye Siverek'ten :
1-Abdülgani Ensari Efendi
2-İhsan (Sağlam) Bey
3-Mehmet Rauf Bey
4-Mehmet Sırrı (Tayanç) Bey
5-Mustafa Lütfü (Azer) Bey
6-Bekir Sıtkı (Ocak)

19 Ağustos 1923 te T.B.M.M.'ye Siverek'ten :
1-(Ömer) Cudi Paşa
2-Halil Fahri (Gürmen)Bey
3-Mahmut (Odabaşızade)Bey

1924-1925 yıllarında T.B.M.M.'ye Siverek'ten:
1-Bekir Sıtkı (Ocak) Bey
2-İhsan (Sağlam) Bey
3-Mehmet Sırrı (Tayanç) Bey
4-Mustafa Lütfü Bey.

1926 yılında T.B.M.M.'ye Siverek'ten :
1-Halil Fahri (Gürmen) Bey
2-Mahmut (Odabaşızade) Bey
3-Kadri Ahmed Bey.
1920-1926 yılları arasında Liva ve Vilayet olması nedeniyle Meclislerde fazla temsilci bulundurma şansıa sahip olmuştur.

1 Kasım 1927 de Siverek ilçe iken Siverek'ten seçilen Urfa milletvekilleri:
1-Mahmut (Odabaşızade) Bey
4 Mayıs 1931 de Siverek'ten seçilen Urfa milletvekili
1-Mahmut (Odabaşızade) Bey.
5 Ağustos 1946 da Siverek'ten seçilen Urfa milletvekilleri:
1-Vasfi Gerger
2-Hasan Oral
14 Mayıs 1950 de Siverek'ten seçilen Urfa milletvekilleri:
1-Hasan Oral
2 Mayıs 1954 te Siverek'ten seçilen Urfa milletvekilleri:
1-Hasan Oral.
27 Ekim 1957 de Siverek'ten seçilen Urfa milletvekilleri:
1-M.Yaşar Alhas
2-Abdurrahman Odabaşı
3-Vasfi Gerger
28 Aralık 1960 da Siverek'ten Urfa kurucu meclis üyeliğine
Vasfi Gerger

15 Ekim 1961 de Siverek'ten seçilen Urfa milletvekili ve Cumhuriyet senatosu üyesi:
1-Bekir Sami Karahanlı (Milletvekili)
2-Vasfi Gerger (Senatör)
10 Ekim 1965 de Siverek'ten Urfa Milletvekilliğine
Dt.Hüseyin Kiraz seçildi,Hüseyin Kiraz'ın üyeliği iptal edilince yerine Urfa bölgesinden ilk olarak bir bayan milletvekili olan Behice Boran seçildi.

5 Haziran 1966 da Siverek'ten Urfa temsilcisi olarak Cumhuriyet senatörlüğüne
Hasan Oral
12 Ekim 1969 da Siverek'ten seçilen Urfa Milletvekili:
1-Bahri Karakeçili.
Ekim 1975 de Siverek'ten seçilen Urfa Milletvekili ve Cumhuriyet Senatörü:
1-Hasan Oral (Senatör)

2-M.Celal Bucak (Milletvekili).
1980 de Şanlı Urfadan kurucu meclis üyeliği için Siverek'ten
H.Velid Köran seçildi.
6 Kasım 1983 te Siverek'ten seçilen Urfa milletvekili:
1-Bahri Karakeçili.
29 Kasım 1987 de Siverek'ten seçilen Urfa milletvekilleri:
1-Eyüp Cenap Gülpınar
2-Bahri Karakeçili
20 Ekim 1991 de Siverek'ten seçilen Şanlıurfa milletvekilleri:
1-Sedat Edip Bucak
2-Eyüp Cenap Gülpınar.
24 Aralık 1995 te Siverek'ten seçilen Şanlıurfa milletvekilleri:
1-Eyüp Cenap Gülpınar
2-Sedat Edip Bucak
3-Ahmet Karavar
4-Zülfükar İzol.
Yine bu seçimlerde İstanbul bölgesinden Siverek'li Yılmaz Karakoyunlu milletvekili olarak seçilmiştir.

1999 Genel Seçimlerinde  Siverek'ten seçilen Şanlıurfa milletvekilleri:
1. Sedat Bucak
2. Eyüp Cenap Gülpınar
3. Ahmet Karavar
4. Zülfikar İzol

2007 Genel Seçimlerinde  Siverek'ten seçilen Şanlıurfa milletvekilleri:
1. Eyüp Cenap Gülpınar
2. Zülfikar İzol

2011 Genel Seçimlerinde  Siverek'ten seçilen Şanlıurfa milletvekilleri:
1. Zeynep Karahan Uslu
2. Kasım Gülpınar

Görüldüğü gibi, Meclis-i Mebusan'dan Türkiye Büyük Millet Meclisinin her döneminde Siverek ağırlığını hissettirmiş ve Meclis'te mutlaka temsil edilmiştir.

Siverek bir isyan sonrası Cumhuriyet Hükümeti tarafından il yapılmış, bir isyan sonrası Vilayetlik ünvanı elinden alınarak ilçe yapılmıştır. Yeniden il olabilmesi için bir isyana ihtiyacı var sanıyorum. Bu isyan; elbetteki Cumhuriyetin ilk dönemlerindeki gibi bir ayaklanma şeklinde değil; siyasilere karşı bir isyan olmalı. İl oluncaya kadar sandığa gitmemeyi kendine şiar edinmeli. Aksi taktirde daha çok uzun süre “il” olmak için bekler Siverek ve Siverekli…

Kaynak: Guneydogu Gazetesi