Osman TEMİZBAŞ

Osman TEMİZBAŞ


MEZOPOTAMYA KAN AĞLIYOR YA ANADOLU ?

21 Ocak 2012 - 22:00

Yıllardır dinmek bilmeyen acı, gözyaşı yürekleri parçalayan o kor ateş yine yürekleri dağladı, 34 masum insanımızın şahadet şerbetini içmesiyle. Birileri rıza mı gösterdi ya da duymazdan mı geldi? Ya da sağır olup duymak mı istemediler, lal oldular, kör oldular insanlıktan çıktılar. Belki de önlemi alınabilecek bir olayın altına imza attılar.

Kim ki bunlar? Aslında yazmakla  yazmamak arasında kaldım, günlerce vicdan muhasebesi yaptım; ama dayanamadım… Ta ki HrantDink’in ölüm yıldönümünde sokaklara, caddelere binlerce kişinin çıkıp hepimiz ERMENİYİZ demesiyle yüreğim kanadı. Ne kadar acı verici bir durum 34 insan canice öldürüldü kimseden bir ses seda çıkmadı. Güya aydın, sanatçı ve bazı vekiller, kendini ulusalcı olarak tanımlayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları gidip hepimiz ERMENİ’yiz diyebilme cüretinde bulundular. Bunlar çıksınlar, desinler hepimiz kaçakçıyız hepimiz Kürt’üz diye sıkar değil mi? Bu insanlarımızın tek suçu Müslüman ve Kürt mü olmalarıydı ? Türkiye’de yaklaşık 20 milyon Kürt olmasına rağmen tek bir tepki gösterilmedi gariban, sahipsiz, kimsesizdiler çünkü; o bedenler ekmek derdine düşmüş Müslüman’dılar Ermeni olamadılar, Yahudi olamadılar onlar, has be has bu memleketin evlatlarıydılar ve sahipsiz kaldılar ve halen aydınlatılmadı örtbas edilmeye çalışıyor ve tek bir suçlu bulunamadı? Suçlu sadece o gariban köylülerdi çünkü onlar aç karınlarını doyurmaya çalışıyordu, devletin bakamadığı sahiplenemediği köylüler ya da kaçakçılar olarak kalacaklardı devlet arşivlerinde… Ya ahiretteki  hesabı nasıl olacak sorumluların? Siz ki ancak Molotofatıp sivil halka zarar veren sahipçileroldunuz ! Tabutların üzerine bez parçalarını koymakla mı? Bir şeyler yaptığınızı sandınız yoksa? Evet yaptınız çok güzel şeyler Anadolu’daki halkın kin, nefret celp ettiniz, batıdaki insanlara oh dedirtmekten başka ne yapabildiniz...

Belki birilerinin mahremine girecektiniz, belki de bazıların ekmeğine yağ sürecektiniz belki de bu işten nemalanan odaklar tedirgin olacaklardı kendi egolarınızı tatmin etmekten başka ne yapabildiniz? Bu insanlar sadece çocuklarının, ailelerinin karınlarını doyurabilmek için beş kuruş kazanıp evlerine bir çorba parası götürebilmek için bombaların hedefi oldular. Sizce suç onların mı, yoksa onları her şeyden mahrum bırakan devletin mi? Yoksa akıllara başka odaklar mı gelmeli? Devlet içindekilerin? Devlet mi? Yoksa PKK içindeki çıkar savaşı mı? Bu insanlarımızın yıllardır orada geçimlerini sağlamak için kaçakçılık yaptıklarını herkes biliyor. Hatta güzergâhları da bellidir, orda bulunan belli odaklara, askeriyeye ve sınırın diğer bölgelerindekilerine haraç verdikleri de aşikârdır. Alan memnun, satan memnun, kim ki rahatsız olanacep ?

Peki, bu insanların canına kast edilme olasılığının arkasında neler yatıyor, bundan sonraki süreç neyi gösterecek bizlere? Türkiye’de böyle bir karmaşayı isteyen kimler? Hükümet üzerine düşeni yapabiliyor mu? Yoksa bu ülkeyi yöneten başka odaklar mı mevcut? Bürokrasiye neden güç yetmiyor, yoksa devlet içinde devlet mi var? Bir an önce bu katliamın failleri bulunup cezalandırılmalı, yoksa sorumlular bu olayın vebali altında ezilmeye mahkûm olacaktır. Bu olayın hesabını Cenabı Hakk’ın huzurunda kimse veremeyecektir. Halkımızı tatmin edecek bir sonuca varılması gerekmektedir. Bu ülkede yıllarca suçu günahı olmayan mazlum insanlar öldürüldü. Bunun adına kâh Mehmetçik kâh sivil halk kâh gariban çobanlar kâh kaçakçılık yapan sefil köylüler deyin gerçek olan bir şey var ki insanlar hakları olan birçok şeyden mahrum bırakıldı. Yol yapmayın, elektrik bağlamayın, hayvancılığı yasaklayın, çobanları PKK diye öldürün üstelik kelle başı para alın. Sanayi ve istihdam yaratacak ortamlar oluşturmayın, insanların ekmek kazanacak hiçbir dayanağı olmasın, sürekli ikinci sınıf insan muamelesi görsünler, yetmiyormuş gibi bir de bombalayın. Sözle değil uygulamalarla gösterin. Peki ne yapacak bu insanlarımız? Hele kendinizi onların yerine koyabildiniz mi, empati kurabildiniz mi? Ama hayır kuramazsınız, çünkü onlar sizlerin gözlerinizde onurlu insan olma ve yaşama hakkına sahip olmadılar, bir takım gruplar da bu olaylarda kendilerine pay çıkardılar, olayları şahsileştirdiler hatta o saf, temiz, parçalanmış cansız bedenleri kendi propagandaları için kullandılar. Bre zındıklar! Siz ki bu halkın yaralarına değil merhem olmak, ancak kan ve gözyaşı verebilirsiniz. Bizim kültürümüze göre taziyemize gelen can düşmanımız olsa dahi ağırlar başımızın tacı yapar, yollarız. Siz ki orda devlet memuru olanlara saldırır, belli belirsiz bez parçalarını tabutlara sararsınız. Herkes her yerde yanlış yapıyor.

Devlet yapıyor, BDP yapıyor, PKK zaten yıllar yıllı yaptı ve halen devam ettiriyor. Olmaz böyle! En kötü çözüm dahi çözümsüzlükten iyidir. Allah aşkına bırakın artık, çekin o kirli ellerinizi bu halkın üzerinden! Burada yaşayan insanların onurluca yaşama hakkını almayın. 1000 yıllık değer yargılarımızı bitirirsiniz olmaz. Suçsuz, günahsız bedenler üzerinden hiç kimse kendine pay çıkarmasın. Bunun bedeli her ne olursa olsun ödenmeli, hesabı sorulmalı, gereken her neyse yapılmalı. Ancak herkes biliyor ki ne yapılırsa yapılsın bu canlar geri gelmeyecek. O uçakları oraya yollayıp o katliama imza atanlara duyulan kin ve nefret hiçbir zaman bitmeyecektir. Çünkü onlar hiçbir zaman geri gelmeyecek, ömrünün baharını yaşamayacak, hiçbir zaman baba olamayacak, mutlu bir yuva kuramayacaklar. Kaybedilen canlar belki siyasetçi olacaklardı, belki de ülkenin önce gelen bürokratlarından olacaklardı, ama onlara yaşama hakkı tanınmadı. Olmadı be! Yakışmadı Türkiye Cumhuriyetine! Yıllarca masum insanları yanlış politikaların kurbanı yaptınız. Bu son hata mı, kasıt mı? Artık ne derseniz deyin yorum size ait, yapılmamalıydı. Bunun adına yanlış ya da hata denilemez, denilmemeliydi, olmadı. Kaçakçılık ülkemizin tüm sınırlarında yapılıyor. Hem de on kuruşluk değil, milyon dolarlık paralar dönüyor bu olaylarda. Bir gün duymadık o kaçakçılık yapılan arabaların, tırların, kamyonların üzerine bombalar yağdırıldığını. Onlar yapınca hak da doğuda yapılınca mı günah mı oluyor! Bu kardeş halkı, kardeş milleti birbirine kırdıran zihniyetlere ne zaman hesap soracağız acaba? Sadece mazlumlar ve suçsuz insanlar öldürüldü bir hiç uğruna ve o kadar çok soru var ama hepsi cevapsız...

Ey memleketimin yetim kaçakçı evladı! Düşlerin hayata kurban mı gitti? Düşlerin bombalar altında mı kaldı? Ama yanan sen değilsin. Yanan, parçalanan yüreklerdir, yanan ateş düşen ocaklar mıdır? Biten insanlık mıdır…  

Bu yazı 2510 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum