HİLVAN'DA HÜDA-PAR RÜZGARI ESTİ

Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Yavuz'un katıldığı mitinge ilgi büyük oldu.

HİLVAN'DA HÜDA-PAR RÜZGARI ESTİ
20 Mart 2014 - 11:34





Hür Dava Partisi Hilvan İlçe Teşkilatı tarafından Semt (Cuma) Pazarı’nda, HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Yavuz'un katıldığı bir miting düzenlendi. Halkın yoğun ilgi gösterdiği program okunan Kur'anı Kerim tilaveti ile başladı. Açılış konuşmasını yapan Hür Dava Partisi Hilvan Belediye Başkan Adayı Cemal Çınar, Hüda-Par’ın gücünü halktan alan dava partisi olduğuna dikkat çekerek, “Hür Dava Partisine vereceğiniz her bir oy, dinimizi tercih, imanımıza bir destek,  İslam âlemine bir kuvvet olacağını bilmenizi istiyorum” dedi



Hüda-Par Şanlıurfa Büyükşehir Başkan Adayı Avukat Emin Güneş ise konuşmasında, en büyük projelerinin insanı imar etmek olduğuna vurgu yaparak, "Önce yıkılmış insanımızı ayağı kaldıracağız. Ailemizi imar edeceğiz, toplumumuzu ıslah ve imar edeceğiz. Parkmış, yolmuş, kanalizasyonmuş bunlar basit şeyler, herkes yapar bunları. Bu dönemde Hüda-Par’ın değerini bilmek lazım. Çölde suya muhtaç insan gibi insanların Hüda-Par’a ihtiyacı var. Artık son kale ve tek umut Hüda-Par’dır. Hakkın ve haklının yanında olan bir hareket. Bu sebeple diğer partilerin doğru ve iyi işlerinin bile yanında duruyoruz. Maksat hak üstün olsun, bizim üstünlüğümüz değil, hakkın üstünlüğü hedefimizdir” dedi

Hür Dava Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Yavuz ise konuşmasında, Müslüman bir toplumun Allah'tan korkan dindar idarecilere ihtiyacı olduğunun altını çizerek, "Komünist bir memlekette Müslüman bir idareci olur mu? Allah için suyu tersine aktırabilir misiniz? Olur, mu böyle bir şey? Su tersine akmaz. Peki, Müslüman bir toplumda Kominizim, Liberalizm, Sosyalizm olabilir mi? Olmadı, 90 yıldır olmadı. Zehir içirdiler bize, o zehri hep beraber bize içirmeye çalıştılar. İçmeyenin kafasına vurdular, zorla içermeye çalıştılar. İşte bakın o zehir günden güne vücudumuzun azalarını tahrip ediyor. Beynimize ulaşmak zorunda. Artık alışmışız, haramlara alışmışız, televizyon dizilerindeki ahlaksızlıklara alışmışız. Toplumda meydana gelen cinnetlere alışmışız. Çocuk annesini ve babasını öldürüyor. Kendisine bir hayat dayatılmış. Televizyon dizilerinde zannediyor ki böyle bir hayat güzel bir hayattır. Tüketim kültürünün esiri olmuş. Bu hayata ulaşabilmek için genç, istekleri karşılanmayınca ne yapıyor o hayatı elde etmek uğruna annesinin kolundaki bileziği almak için annesinin kolunu kesiyor. Yaşlı insanları öldürüyor, birer canavar oluyor. Nasıl ki, Komünist bir memlekette Müslüman bir idareci olmuyorsa; Müslüman bir toplumda laik, dinsiz, komünist, sosyalist, liberalist bir idareci olmaz. Olursa ne olur ? İşte bakın hep beraber görüyoruz. Bizde onun için net bir şekilde diyoruz ki, Müslüman bir toplumda ancak Müslüman insanlar idareci olabilir”

www.siverekgenclik.com






Bu haber 4694 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Şeyh Celaleddin Korkmazoğlu vefat etti
Şeyh Celaleddin Korkmazoğlu vefat etti
Eski başkan Çakmak'tan borç açıklaması
Eski başkan Çakmak'tan borç açıklaması