Ah talihi bürokrasinin eli ile kara çalınan kara talihli kentim Siverek! Hangi derdine çare oldu ki bu sistem, senin evlatlarını bir sınav için kilometrelerce yolu kat ederek başka şehirlere gitme sıkıntısı için de çare bulsun. Senin evlatlarını bir gün önceden yüzlerce lira harcatarak YGS sınavına girmek için komşu şehirlere göndermekten utanmayan, arlanmayan ve merhamet etmeyen bir bürokrasi…
Sahip çıkan da yok ki bu gidişe dur desin. Her seçim döneminde bu halkın ayaklarına kapanan milletvekili adayları milletvekili seçilince de sana güzel ninniler okumak dışında başka bir işe yaramaz ki.
Artık hatırlamaz olduk kaç yıl önce çektiğimiz bir kopyadan dolayı zalim bürokrasi tarafından cezalandırıldığımızı. Unuttuk; çünkü kopya vakasının üzerinden tam16 yıl geçti. Dile kolay 16 yıl. Şimdi sınava girecek öğrenciler, o zamanlar daha annelerinden süt emip bürokrasinin bu şehre yaptıkları ninnileri dinlerdi. İl olma hakkıymış, yollarının durumu imiş, işmiş, emekmiş, hizmetmiş, yatırımmış, şehircilikmiş, hastane imiş...
Her yıl üniversiteye giriş sınavının Siverek’te yapılması için dil dökeriz hatta bedduaları katık kılarız sözlerimize ama nafile…
Hatırlıyorum unutanlara da hatırlatayım dedim. Geçen sene YGS sınavından birkaç gün önce “Sivrisinek, Zurna ve YGS Sınavı” adıyla bir yazı kaleme almıştık. Bu yazımızda her yıl öğrencilerimizin yaşadığı sıkıntıları dile getirmiş ve gelecek yılın son olması temennisinde bulunmuştuk.
Siverek İnsan Hakları Komisyonu da aynı tarihlerde yaptığı toplantısında Siverek’te YGS sınavının yapılması ile ilgili gerekli girişimlerde bulunma kararı almıştı. Bu komisyonun da sadece bürokratik bir komisyon olduğunu peşinen ifade edeyim; çünkü ne bu komisyon ne de janjanlı milletvekillerimiz bu konuda ses getiren bir girişimde bulunmadılar. Bulundular ise de girişimlerinin neticesi ortada bu yıl da iki bine yakın öğrencimiz ve bir o kadar velimiz YGS ve LYS sınavları için yine yollara düşecek.
Öğrencilerimiz ve velilerimiz yine kalacak yer sıkıntısı çekecek. Kimi akrabasının evinde gecelemek için mahcup bir eda ile akrabasının hal hatırını soracak, kiminin parası yetmeyecek borç para bulma derdine düşecek. Uykusuzluk ayrı bir performans düşüklüğüne neden olacak. Sınav günü erken yola çıkanlarda oluşan yol yorgunluğu ve biyolojik saat değişimi zaten yüksek düzeyde olan başarımızı daha da yükseltecek! ( Her yıl bu şehirden 2 Türkiye birincisi çıktığını bilmeyen yoktur. Bakmayın istatistikler il bazında son sıralarda olduğumuzu göstermesine. Göze gelmeyelim diye yanlış verilir istatistikî sonuçlar ve utandırıp Türkiye birincisi sayısını üçe çıkaralım diye kasten yaparlar bu oyunu).
Bizi yönetenler ve yönetmeye aday olanlar hayallerinden hiç sıfır almadılar ki halimizi anlasınlar. Bizi yönetenler hiç aramızdan çıkmadılar ki çekilen sıkıntıların hal çaresine baksınlar. Bürokrasimiz desen beynelmilel. Komisyonlarımız desen ızgaraları devşirmekten iş yapmaya fırsat bulmaz. Tüm suç ve tüm başarısızlık ve tüm imkânsızlık hep bizim mahallenin fırıncısında.
Şöyle çıkarmadı ki burnumuzun yanmasını sağlayacak bir ekmek! O ekmeği yiyelim de derdi hizmet değil de menfaat olan bir bürokrasi seçelim. Hizmet aşığı olmayan birkaç milletvekili seçelim de bizi soyup soğana çevirisin.
Ah fırıncımız ah hep suç sende akıllanmaz mısın? Ne olur bir gün ama bir gün de olsa şu ekmeği çıkar çıkar da hayallerimizden sıfır almayalım…
FACEBOOK YORUMLAR