Nurettin Gençdal

Nurettin Gençdal

Eğitimci-Yazar-Sosyolog
[email protected]

EĞİTİMDE BİREYSEL FARKLILIKLAR

30 Nisan 2011 - 21:00

Merhaba  Sevgili  Öğretmen ve  Ebeveynlerimiz..
Daha önceki makalelerimde sizlere Anabilim dalım olan okul öncesi eğitimle ilgili âcizane bilgiler sunmaya çalıştım. Bugün de sizlere Eğitimle ilgili çok önemli bir kavram üzerinde durmak istiyorum.
Lisans eğitimimi tamamladığım Selçuk üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Anaokulu Öğretmenliği Anabilim dalında bizlere ilk yıllarda eğitim sahasına indiğimizde sürekli unutmamamız gereken bir olgudan bahsedildi ; ‘’ BİREYSEL FARKLILIKLAR’’.
Her yiğidin farklı bir yoğurt yiyişi atasözünü konumuzun öbeğine katarsak, her bireyin farklı bir anlayış sezgisi ve farklı bir zihin dünyası bulunmaktadır. Biz eğitimciler için düşünmek gerekirse Eğitimde bireysel farklılıklara önem vermek esastır. Eğitimde öğrettiğimiz bir kavram ya da olguyu kimi bir tekrarda, kimi de defalarca sonunda yaptığımız gayretler sonucunda öğrenirler. Bunun temelinde öğretmenlerimizin; Sahip oldukları eğitim ilkeleri,  sabır ve çocuklarımızın öğrenme sürecini gözlemlemesi yatmaktadır. Sınıfta defalarca tekrarlandığı halde öğrenci eğer hala o kavramı öğrenmemişse bu problemi çocuklarda var olan bireysel farklılıklara da dayandırabiliriz. Bireysel farklılıklarda yaşantı düzeyi de önem arz etmektedir. Örneğin; iki grup üzerinde yapılan araştırmalarda bir gruba zengin yaşantılar(internet, medya, araç materyalleri) ve eğitim sağlanmış. Diğer gruba ise herhangi bir yaşantı sağlanmamış. Zengin yaşantı sağlanan grup, diğer gruba göre yüksek öğrenme ve davranış değişikliği göstermiştir. Bunun sonucunda bir açıklama yaparsak; Eğitim, bireyin kendi yaşantısal yoluyla istendik yönde (hedef) davranış değiştirme sürecidir. Bireyde eğer herhangi bir yaşantı söz konusu değilse herhangi bir davranış değiştirme sürecinden de bahsedemeyiz. Bireysel farklılıklar açısından konumuza dönersek, aynı yumurta ikizlerinin bile birbirlerinden farklı kişilik sergilediği görülmüştür. Sonuç olarak; kimse kimseye benzemez, benzerlik bir aynada ya da güneşin bir gölgesindeki mesafe kadardır.  Eğitim sistemimizde yanlış algılardan biride her öğrenciyi eşit beceri ve yetenekte saymamız, herkesin zihinsel yapısının farklı özelliklere ve yetilere sahip olduğu gerçeğini unutmamızdan kaynaklanmaktadır. Sonuç olarak biz ebeveynler ve öğretmen olarak; Çocuklarımızın hepsinin minimum düzeyde öğrenme yetenek ve becerilerine sahip olduğunu unutmamalı, bireylerin birbirinden farklı özellik ve yeteneklere sahip olduğu gerçeğini göz ardı etmemeliyiz. Eğer bizler çocuklarımızın farklı yoğurt yiyişlerinin de olduğunu kavrayamazsak, çocuklarımız bizden ve toplumdan uzaklaşan ve yanlış algı ve anlaşılmışlıkların içinde büyüyen kalıplaşmış kişilikli bireyler haline gelmelerine sebep olabileceğimiz sonucuna kendimizi hazırlamalıyız.
Çocuklarımızın keşfedilmeyi beklenen birer gizli hayal dünyaları vardır. Onları anlamamız ve yapabilecekleri kadar desteklememiz gerekmektedir.







Bu yazı 5154 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum