Kadir BÜYÜKKAYA

Kadir BÜYÜKKAYA

[email protected]

KARA ZAMBAK EDEBİYAT DERGİSİ İLE RÖPORTAJ - 1.BÖLÜM

10 Ağustos 2016 - 17:02

Kara Zambak Edebiyat dergisiyle röportaj .


 


Mayis 2016 yılında Hollanda’da yayın hayatına başlayan KARA ZAMBAK  Edebiyat dergisinin sahibi ve yayin yönetmeni sayin Ali Şerik’ın benimle yaptığı uzun röportajın tamamını bölümler halinde siz edebiyatseverlerle paylaşmaktan büyük onur duyarım.


Kadir Büyükkaya / Nijmegen


Hollanda...


 


1.BÖLÜM


 


Ali Şerik:


Kadir Bey, üç yıl önce Balad Şiir Vakfı’nı, İbrahim Eroğlu, Muzaffer Yanık gibi şair-yazarların içinde bulunduğu bir ekiple birlikte kurdunuz. Böylesi bir vakfa neden ihtiyaç duyuldu? Neden yalnız şairlere hitap eden bir vakıf ve Balad Şiir Vakfı olarak hedefleriniz nedir?


 


 


Kadir Büyükkaya: Bildiğiniz gibi Balad Şiir Vakfı’nın ilk toplantısı 2012 yılının 9 Haziran’ında Dordrecht’e yapıldı. Kuruluş toplantısı 19 Ocak 2013 tarihinde Nijmegen’de gerçekleşti. Kurucuları arasında olduğum doğrudur. Fakat açık yüreklilikle de belirteyim ki bu oluşumun fikir babası ben değilim. Hollanda’da yaşayan şair ve yazarların bir araya getirilmesi düşüncesi büyük oranda Muzaffer Yanık ve İbrahim Eroğlu’na aitir. En azından ben bunu böyle biliyorum.


 


Muzaffer Yanık, İbrahim Eroğlu Hollanda’da yaşayan kalem erbabı şair ve yazarlarla temasa geçerek, birlikte neler yapabileceklerini, bu alanda bir şeyler yapabilmenin imkânına sahip olup olmadıklarını kendi aralarında önce istişare etmişler. Sözünü ettiğim arkadaşlar bu konuda bir umut ışığı görmüş olacaklardır ki geniş katılımlı bir toplantıyı karar altına almışlar.


 


Bu yöndeki duyuruyu -aynı şehirde yaşadığımız- değerli dostum Şair ve Ressam Nuri Can bana iletmişti. Nuri Can toplantıya katılıp katılamayacağımı sorduğunda doğrusu fazla sıcak bakmamıştım. Çünkü son otuzyılda iyi niyetle kurulan ve kurulmasiyle dağılması bir olan bir çok oluşuma tanıklık etmiştim. İnsanlarımızın birlikte iş yapma becerileri ne yazık ki fazla gelişkin değildi. Yaratılan değerleri paylaşma konusunda kusurlu bir toplumuz. “Ben yoksam gerisi tufan” anlayışı belimizi büken bir zihniyet biçimidir bizde. Uzun vadeli hedeflere kilitleneceğimize ve buna uygun çalışmalar yürüteceğimize kısa vadeli, saman alevi gibi bir yanıp bir sönen geçici hevesleri ön plana alma alışkanlıklarından bir türlü vazgeçemiyoruz nedense. Kendimizi kısır çalışma biçimlerinin cazibesine kaptırdığımız için bütün çabalarımıza ve koşturmacalarımıza rağmen ne yazık ki dişe dokunur bir sonuç elde edemiyoruz. Böyle olduğu için de bütün iyi niyetli girişimlere rağmen “Şiir ve Edebiyat” alanında arpa boyu kadar mesafe alınamıyordu. Bütün bu geri özeliklerimizin getirisini götürüsünü çok iyi bildiğimden dostlarımızın el atılmak istedikleri bu yeni oluşumun bir neticeye varacağından doğrusu pek emin değildim.


 


Fakat Nuri  “ Kaybedilecek bir şeyimiz olmaz, en azından gidip bir dinleyelim“ demesi üzerine toplantıya katılmaya karar verdim. Yukarıda belirtiğim gibi İlk toplantımızı 9 Haziran’da Dordrecht’e Muzaffer Yanık’ın ev sahipliğinde gerçekleştirdik. Belirlenen gün ve saate Nuri Can ile birlikte Dordrecht’e gittik. Toplantıya Hollanda’nın farklı bölgelerinden ellinin üzerinde Yazar, Şair ve Sanatçı arkadaş katıldı. Bu küçümsenecek bir rakam değildi. Bütün katılımcılarda gözle görülür bir heyecan vardı. Bir araya gelenlerin çoğu ilk kez karşılaşıyordu. Herkesin heybesinde bir şeyler vardı. Toplantıda herkes yüreklerinde ne var ne yok ortaya koydular. Önce kısa özgeçmişlerini dile getirdiler ardından kendilerine ait birer şiir okudular. Okunan şiirler ve yürütülen sohbetler herkese birbirini daha yakından tanıma imkânı verdi ayrıca.  Edebiyat ve özelikle şiir alanında neler yapılacağı konusunda uzun uzadıya tartışıldı. Herkes doğruluğuna inandığı fikir ve düşüncesini ortaya koydu. Hedeflenen amaca nasıl ulaşılacağı konusunda değişik alternatifler üzerinde duruldu: Hollanda da küçümsenmeyecek bir edebiyat çevresi olmasına rağmen insanlar birbirinden kopuk hareket ettiklerinden istenilen kazanımlar elde edilemiyordu. Bu sorunun aşılması için şair ve yazarların ivedilikle örgütlülüğü sağlanmalıydı. Bu ve buna benzer tespitler üzerinde fikir birliğine varan arkadaşlar somut adımlar atmak adına ikinci bir toplantıda biraraya gelme kararı üzerinde anlaştılar.


 


İkinci toplantımızı aynı yılın 2 Ekim’de Amersfoort’da gerçekleştirdik. Bu toplantıda meseleleri enine boyuna tartıştık. Sonuçta şiir ve edebiyata gönül vermiş olanların birliğini oluşturmak için bir “Vakıf Çatısı” altında bir araya gelme düşüncesi etrafında fikir birliğine vardık. Ortaya konulan düşüncelerin netleştirilmesi ve vakfın kuruluş ilanını başka bir toplantıya bıraktık.


 


Üçüncü toplantımızı 19 Ekim’de Nijmegen’de gerçekleştirdik. Toplantıya elliye yakın arkadaş katıldı. Saygın bir ortamda yürütülen verimli tartışmalar sonucunda Balad Şiir Vakfı’nın kuruluşunu gerçekleştirdik. Oy birliğiyle yedi kişilik bir yönetim kurulu seçildi. Yönetim kurulunda -üçü bayan- yedi arkadaş görev aldı. Yönetime üç bayan arkadaşın seçilmesini çok önemsiyorum. Vakfın başkanlığına Den Haag’da yaşayan Tuncay Çinibulak’u getirdik. Güleren Kılıçaslan, Enthovenden Ferda Güneş Rozendaal, Nafize Şimşek Amsterdam, İbrahim Eroğlu Den Haag ve ben Nijmegen’den vakfın çalışmalarına destek verecektik. Yönetime seçilen arkadaşların her birinin farklı bölgelerden gelmiş olmalarını önemli buluyorduk. Böylece Balad Şiir Vakfı’nın kuruluşunu ilan ettik.


 


Ali Şerik: Balad Şiir Vakfı’nı böylelikle kurmuş oldunuz. Peki yapılacak çalışmalarla ilgili ne gibi kararlar aldınız?


 


Kadir Büyükkaya: Birbirinden önemli bir sürü karar aldık. Hollanda’da yaşayan şairlerin birliğini oluşturmayı amaçlarımızın başına aldık. Bunun için Hollanda’nın değişik şehirlerinde yaşayan şair ve yazarlarla söyleyişiler yapmak,  şiir geceleri düzenlemek, şair ve kitap tanıtımına yönelik etkinlikler organize etmek, Türkçe ve Hollandaca Şiir antoloji çalışmalarına ağırlık vermek, imkân yaratıldığında Balad Şiir Vakfı adına nitelikli bir dergi çıkarmak, Türkiye ve Avrupa’da yaşayan edebiyat çevreleriyle dostluk ilişkileri geliştirmek gibi çalışmaları da gündemimize aldık ayrıca.


 


Ali Şerik: Peki geriye dönüp baktığınızda aldığınız kararların kaçını yerine getirebildiniz? Şimdiye kadar yapılanları yeterli görüyor musunuz?


 


Kadir Büyükkaya: Önemli şeyler başardığımıza inanıyorum. Fakat yürütülen çalışmaların yeterliliği veya yetersizliği her zaman tartışılabilinir. İlk Şiir etkinliğimizi 26 Nisan 2013 tarihinde Rotterdam’da gerçekleştirdik. Muzaffer Yanık’ın sorumluluğunu üstlendiği “Şiir Gecesi” bana göre son derece başarılı geçti. Balad Şiir Vakfı bünyesinde bir araya gelen şairler ve şiire gönül vermiş birçok şiirsever arkadaş bu gecede birbirini yakından tanıma imkânına kavuştular.


 


İkinci önemli etkinliğimizi 19 Ocak 2014 tarihinde Nijmegen’de düzenledik. Başında bulunduğum bir çalışma grubuyla birlikte sıkı ve titiz bir çalışmanın sonunda son derece başarılı geçen bir etkinliğin altına imza atık. Çalışma grubunda yer alan arkadaşlar gecesini gündüzüne katarak ve sık sık bir araya gelerek yapılacak etkinliğin kusursuz geçmesi için elinden geleni yaptılar. Arkadaşlarla birlikte sarf ettiğimiz emekler ve yürütüğümüz ciddi hazırlıklar fazlasiyla meyvesini verdi. Nijmegen de eşine rastlanmamış bir “Şiir Gecesi” hayata geçirildi. Kiraladığımız salon 230 kişilikti. İnsanlar salona sığmayınca, ricamız üzerine salon yetkilileri depolarında bulunan 30 sandalyeyi ek olarak salona taşıdılar. Salonun emniyeti açısında kapıda bekleşen birçok insan içeri alınmadı. Elli -altmış kadarı geri dönmek zorunda kaldı. Böylesi Hollanda’da ilk kez oluyordu. Etkinliğe misafir olarak katılan Nijmegenlı kadın şair Marijke Hanegraaf oluşan bu kalabalık karşısında şaşkınlığını gizleyememiş,    “Hayatımda ilk kez böylesi bir kalabalık karşısında şiir okuyorum “ demişti bana. Aynı düşünceleri gecemize katılan Cezayir, Filistin ve Kürt sanatçı arkadaşlar da dile getirdiler. Hazırlık sürecinde Nijmegen Belediye’siyle yürüttüğümüz görüşmeler sırasında Hollandalı dostlar edindik. Dostluğumuzu halen sürdürüyoruz. Kısacası Nijmegen Şiir etkinliği kırk yıllık Hollanda yabancılar tarihinde bir ilkti. Bu başarının altında Balad Şiir Vakfı’nın imzasının olması hepimiz açısından gurur vericiydi.


 


Daha sonraları irili ufaklı birçok etkinlikte bir araya geldik. Bu etkinliklerin en önemlileri Hollanda’da yaşayan şair ve yazar arkadaşlarımız için düzenlediğimiz kitap tanıtım etkinlikleriydi. Nijmegen’de düzenlenen birkaç kitap ve şair tanıtım etkinliklerini şöyle sıralayabiliriz: 15 Haziran 2014’te şair Sevda Kuran, 25 Nisan 2015’te Nadir Sayın, 28 Haziran 2015 Bektaş Tosun ve 19 2013 de Kürt Edebiyat Tarihi ile ilgili bir söyleyesiyi bizzat kendim gerçekleştirdim. Fidan Kenan’ın sunuculuğunu üstlendiği bu etkinlik sırasında Kürtçe bir tek kelime  bilmeyen değerli arkadaşımız Şermim Koca’nın okuduğu Kürtçe türkü katılımcıları fazlasiyla duygulandırmıştı.Uzun zamandır sağlık sorunlariyla boğuşan şair arkadaşımız Şermin Koca’yı bu vesileyle hatırlamış olalım ve kendisine geçmiş olsun dileklerimizi iletelim.Nadir Sayın için düzenlenen kitap tanıtım etkinliğinde Balad Şiir Vakfı’nın değerli  üyeleri Güleren Kılıçaslan, Ferda Güneş, Nafize Şimşek ve Ali Gümüş’in’ konuşmacı olarak katılmaları etkinliği son derece verimli kılmıştı.Bu etkinliğin sunuculuğunu değerli  şair arkadaşımız Serpil Arslan üstlenmişti.


 


Nijmegen dışında da Balad Şiir Vakfı adına güzel edebiyat etkinlikleri düzenlenmiş veya bizim dışımızda düzenlenen etkinliklere katılarak vakfımızın tanıtımına yönelik çalışmalar yürütüldü. Örneğin Soma Madeni faciasına katkı sunmak adına Rotterdam’da düzenlenen gecede Balad Şiir Vakfı adına ben katıldım. Den Haag’da yaşayan sanatçı Cansu Eroğlu’nun Den Haag Merkez Kütüphanesi’nde organize ettiği şiir etkinliğine vakıf çevresinden arkadaşlarımız katıldı. Ali Gümüş arkadaşımızın üstlendiği “Amersfoort Şiir Etkinliği” sayesinde yeni şairlerle tanışma imkânına kavuştuk. İbrahim Eroğlu, Tuncay Çınibulak’ın çabalarıyla ve Hen Haag’da üye arkadaşlarımızın katılımıyla bir yeni yıl resepsiyonu düzenlendi.


 


Bütün bunların yanı sıra 19-20 Eylül 2015 tarihinde Hollanda’da Amsterdam ve Nijmegen’de iki önemli etkinlik düzenlendi. Bu iki etkinliğin amacı Ozan Yayıncılık’tan çıkan şiir kitabımın ve besteleri bana ait olan Zazaca albümün tanıtımına yönelikti. Tanınmış Kürt sanatçısı Mikail Aslan ve grubunun iştirak ettiği bu her iki etkinliğin organize işini Balad Şiir Vakfı üstlendi. Amsterdam etkinliğine yaklaşık iki yüz elli kişi katıldı. Nijmegen’deki etkinliğe ise 450 kişi katıldı. Yüz kadarı Hollandalıydı. Hollandalı sanatsever çevrelerin etkinliğimize ilgi duymaları bizim açımızdan son derece önemliydi. Muzaffer Yanık Hoca’mın medatörlüğünde yapılan bu geceye Nijmegen Belediye Başkanı Sayın Hubert Bruls de katılmıştı. Sayın Bruls’un açılış konuşmasında “ Görüyoruz ki ülkemizde yaşayan yabancılar sadece domates salatalık satmıyor, onlar böylesi güzel ve nitelikli etkinliklere imza atarak bize bir şeyler öğretiyorlar “ demesi çok manidardı. Yine Başkanın “Medya üzerinden yaratılan olumsuz algıdan etkilenerek zanediyorduk ki Kürtlerle Türkler biraraya gelerek iki laf etmesini becermiyorlar ama bugün burada bu etkinlikte görüyoruz ki bu algının gerçekle bir ilgisi yoktur!“ demesi işin başka önemli bir yönüydü.


 


Nijmegen’de düzenlediğimiz bu etkinlikten bir hafta kadar önce De Gelderland Gazetesi’yle yaptığım bir röportajda Balad Şiir Vakfı’nın amaç ve çalışmalarından söz ederek şiir ve sanatın toplumların ve bireylerin gelişimi açısından ne kadar önemli olduğuna vurgu yapmıştım. Bu röportaj ile ilgili geniş kesimlerden çok değerli yorumlar ve olumlu tepkiler aldım.


 


Devam edecek..


 


Kadir Büyükkaya / Hollanda


[email protected]


 


 

Bu yazı 1867 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum