Söz Ketine’den açılmışken; narından, bahçelerinden ve yeşilliklerinden bahsetmek gerekiyor. Hatta vaiz cennet bağlarından bahsederken bir Ketineli vatandaş, “Hoca sanki Ketineden bahsediyor, Ha Cennet ha Ketine! “ demiş.. Görsellerden baktığımda gerçekten vatandaş haklı..Ya da köyüne olan hasretini ve sevgisini abartarak ifade etmiştir. Sahi öyle değil mi? İnsanlar mekanlarına alışıyor. Ayrıldıklarında da hasretleri , özlemleri yaşla orantılı olarak artıyor diye düşünüyorum. Evet çoğu zaman ekonomik ve sosyal nedenlerle doğup-büyüdüğümüz yerleri "terk-i diyar" ediyoruz. Belki bayramlar, düğünler ve cenazeler sayesinde o diyarlara zaman zaman sıla-i rahim babından ziyaretlerimiz oluyor. Ancak bir doygunluk hissi içinde gerçekleşemiyor. Hele başka memleketlerden evlilik yapmış veya çocuklara da kendi yöresel kültürünüzün tadını verememiş iseniz, bu daha da zorlaşıyor.
Bakıyorum da, bir çoğumuzun ailesi köyden şehire göçmüş..Sonra şehirleşmiş..Arkasından aynı nedenlerle başka diyarlara göçmüş ya da o da yetmemiş başka ülkelere yerleşmiş.. Yani gurbet içinde gurbeti yaşar hale gelmiştir..
Bir önceki yazımda bahsettiğim “ Bir mütevazi Ketineli” nin aracılığı ile tanıştığım bir başka başarılı ve nitelikli ketineliden bahsetmek istiyorum: Veteriner Hekim Hasan Gençdal...
Hasan Ağabey 1950 doğumlu..1969 Siverek Lisesi Mezunu..Liseden mezun olacağım yıl, o da Elazığ Veteriner Fakültesinden mezun olacaktı..MTTB ‘nin ve öğrenci derneğinin aktif bir üyesiydi…Öyle ki arkadaşı Celal AKBULUT aracılığıyla bana yardımcı olup, İstanbul Cağaloğlu’ndaki MTTB Üniversite hazırlık kursuna gitmemi sağlamıştı.. Allah kendisinden razı olsun.
Hasan Ağabey’in ilk çalıştığı kurum: Urfa Et-Balık Kombinası.Sırayla.1978-1980 yılları arasında Tatvan Et-Balık’da veteriner hekim…1982-1985 Adana, 1985-1986 Sivas ve nihayet 1986-1994 yılları arasında ise Eskişehir Et-Balık Kombinalarında Müdürlük yaptı..
Adana’da Müdürlük yaparken özellikle Siverekli öğrencilere sahip çıktığını yakinen biliyorum.. Daha sonra İstanbul macerası başladı.. Bürokrasi yaşamı İstanbul Büyükşehir Belediyesinde 1994-2015 yılları arasında Mezbahalar-Veteriner işler Müdürü ve Sağlık Daire Başkanlığı görevlerini ifa ederek geçti.. Yani 2015 yılında emekli oldu..
Ketine’de doğan ve ömrünün 3-4 yılını köyünde geçiren Gençdal’ın ailesi şehire göç ediyor, Gelenerler, Gençdallar ve Ortakayalar gibi.. Hatırladığım kadarayla, Kaleboğazı’nın bitiminde babasının bir bakkaliye dükkanı vardı.. Özellikle Ketine’den gelen meyve ve sebzeleri de satıyorlardı..Evleri de dükkanlarının çok yakınındaydı.
Hasan Ağabey, İslami hassasiyetini mütevazi bir şekilde yasayan ve buna kafa yoran nitelikli bir insandır. O zaman biz gençlere örnek olma noktasında iyi bir sınav verdiğini düşünüyorum.. Ne güzeldi ve ne zordu o formatta Siverek’te olmak.. Güzeldi…Çünkü samimiyet ve ihlas vardı.. Ne zordu..Çünkü dayatmacı ve fikri zorbalıklar vardı..İşte bizlerin yetişmesinde büyük katkıları olan Hasan Gençdal gibi güzel insanlar da bazı zorbalık ve çirkinlikleri yumuşatan, sterilize eden bir neslin gelişmesine ön-ayak oluyordu. Allah kendilerinde razı olsun.
Hasan Ağabey, emekli olduktan sonra İstanbul’da yaşamaya devam ediyor. Zira belli bir yaştan sonra insanın yaşamını çocukların durumları belirliyor. 4 çocuk 4 torun sahibi. Siverek sevgisini ve hassasiyetini gönlünden asla çıkarmayan bu büyüğümüze ve aile efradına sağlık, mutluluk ve selamet diliyorum.
FACEBOOK YORUMLAR