Prof. Dr. Yılmaz Emre

Prof. Dr. Yılmaz Emre

[email protected]

Ömrü Gurbette Geçen Hemşerimiz :Mustafa Kasman

23 Eylül 2020 - 06:35




1950 yılına birkaç ay kala Siverek sıcağında Haliliye Mahallesinde doğdu. Kendisini bekleyen hayat koşullarını bilmeden ve sorgulamadan Şair İbrahim Rafet İlkokulu’ndan mezun oldu. Ortaokulu İstanbul’da okudu. O zaman moda-terzilik kursu için İstanbul’da olan Ağabeyi Mehmet Kasman’nın yanında kalmak adına annesi, ağabeyi Celal ile birlikte bir müddet İstanbul’da kaldılar. Bu arada Kasımpaşa Karma Orta Okulu’ndan mezun oluyor. Lise tahsilinin bir kısmını Sağlık Bakanlığındaki görevinden dolayı Ağabeyi Nurettin Kasman’ın yanında kalarak Ankara Atatürk Lisesinde ve diğer kısmını ise Diyarbakır Ziya Gökalp Lisesinde okuyarak 1965-1966 öğrenim yılında bu tahsilini de ikmal etti.


Artık orta ve lise eğitimi için gurbete alışan Mustafa Kasman’ı zaptetmek zordur. Yüksek öğrenimi için daha sonra 3. sınıfta terk edeceği Ankara Yükseliş Mühendislik ve Mimarlık Yüksek Okulunun İnşaat Bölümü öğrenciliği için tekrar Ankara’ya ric’at eder. Okulun sahibi Hacı Demirel’dir. Siverekli mühendis adayı Mustafa Kasman ise öğrenci temsilcisidir. Günün sıkıntılı öğrenci olaylarından dolayı Ankara’yı terk ederek ilim ve irfan için bu kez Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde öğrenciliğe başlıyor. Nihayet 1977 yılında bu üniversiteden Mühendis olarak mezun oluyor. İzmir’deki günleri de hareketlidir. Siverek ve Sivereklilere ait her faaliyetin önünde veya içindedir. 1973 yılında İzmir Fuarı Alanındaki Ekici-Över Gazinosunda düzenlenen “Siverekliler Gecesi’nde büyük hizmeti olmuştur. Siverek’ten davul-zurna ve folklor ekibi getirtmiş ve tanınmış bazı sanatçıları sahneye çıkartmıştır. Çok renkli geçen bu geceyi unutmayan ve o zaman İzmir’de öğrenci olan bir akademisyen hemşehrimız bana anlattı.


Artık okul bitti, ekmek parası kazanma zamanı. İlk tayini Ceylanpınar Devlet Üretme İşletmesi..1978-1980 yıllarında bu devasa işletmede çalışır..Daha önceden Tarım Bakanlığında çalıştığımdan Tarım İşletmeleri hakkında önemli bilgilere sahibim. Gerçekten son zamanlarda yıpranmasına rağmen hala devletin elindeki nadide kuruluşların başında gelmektedirler. Hele Ceylanpınar İşletmesi eskiden sayıları 36 olan işletmeler arasında hem alan ve hem de ekonomik profil olarak oldukça önemli olan bir kuruluştur. Türkiye’deki işletmelerin arazi varlığı 3.273.489,37 dekardır. Ancak son yıllarda bazıları kiraya verildi. Biraz önce ifade ettiğim gibi, TİGEM kurulduğu ilk yıllarda Türkiye’nin tüm coğrafi bölgelerine dağılmış 36 işletmesinde, başta hububat tohumluğu olmak üzere, endüstri bitkileri, çayır mera ve yem bitkileri, sebze tohumluğu, fidan-fide üretiminde büyük hizmetler görmüştür. Damızlık üretiminde ise sığırcılık, koyunculuk, civciv ve sperma üretiminde elde edilen gelişmeler Türkiye hayvancılığının gelişmesine önemli katkılar sağlamıştır. Bugün özel sektör kuruluşlarının bitkisel üretim alanında, endüstri bitkileri ve sebze tohumculuğu ile fidan üretiminde önemli gelişmeler göstermesinden dolayı TİGEM bu alanlarda üretimini azaltmıştır. Ayrıca balıkçılık, tavukçuluk gibi alanlardan da tamamen çekilmiştir. Fakat hala tohumculuk, damızlık hayvan, safkan arap atı ve diğer bazı canlı gen kaynaklarının korunması noktasında faaliyetlerini sürdürmektedir. İşte bu nitelikli işletme okulunda işe başlayan Mustafa Ağabey askerlik dönüşü bu kez Gökçeada işletmesinde (1981-1983) göreve başlıyor. TİGEM’lerde istihdam ile yöneticilik süreli ve adildir. Daha sonra, Samsun /Gelemen (1983-1987),Muş/Alpaslan(1987-1994 Müdür Yard./ Müdür), 1994-1999 yılları arasında da Antalya Boztepe İşletmesinde Müdür olarak görev yaptı. O yıllarda ben de Tarım Bakanlığının Antalya’daki bir biriminde görev yapıyordum. Mustafa Ağabeyin becerilerine şahit oldum. Yenilikçi bir anlayışla faaliyet alanlarını geliştirmeye çalışıyordu. Örneğin atçılık faaliyetini devreye soktu, diğer alanlarda da pasif bir kuruluşu hareketlendirmeye çalıştı. O dönemde Tarım Bakanı Rafeaddin Şahin Antalya’yı ziyaret etmişti. Bir sergi alanında sorulan birkaç soruya cevap vermiştim. O sıradaki bir tavrı çok hoşuma gitmişti. Bana bürokrasi konusunda bazı taktikler verip, daha öne çıkmam için yol göstermişti. Bu tavrı, hemşerisine yönelik bir hassasiyetinin şirin görüntüsü olarak hafızamda kaldı. Daha sonra Ankara’ya tayin oldu. Başuzmanlık, Atçılık Daire Başkanlığı, Genel Müdür Özel Kalem Müdürlüğü, ve Eğitim Daire Başkanlıkları görevlerinde bulundu. Bu arada 10 Afrika ülkesinden gelen yüzlerce teknik elemanın eğitimine yönelik çalışmalarda birlikte yönetici olarak görevler aldık. Başarılı ve Ülkemiz adına önemli bir iş olarak hatıralarımda kaldı.


Biribirine düşkün bir ailenin ferdi olan Mustafa Ağabeyin iki Ağabeyini hatırlarım. Çocukluğumuzda Hürriyet Caddesindeki Köran Eczanesinin biraz aşağısındaki Tüccar-Terzi Mehmet Kasman, diğeri de Terzi ve Siverek siyasetinin tanınmış siması rahmetli Celal Kasman. Daha sonra Mehmet Ağabey İzmir’e taşındı. Oğlu 9 Eylül Üniversitesinin Rektörlüğünü yaptı. 2014 yılında emekli olan Mustafa Ağabey de ikisi erkek biri kız olan üç evlada sahip. Çocukları bugün iyi görevlerde bulunmaktadırlar.


Mustafa Ağabey ile Değerli Yengemiz Ankara’da emekliliğin keyfini çıkarmaktadırlar. Bu değerli büyüğümüze, muhterem eşine ve başarılı çocuklarına sağlık, mutluluk ve esenlikler dilerim.

Bu yazı 4409 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum