YEĞENİM İBRAHİM
19.BÖLÜM
Değerli Yeğenim,
Köye okul yapıldığında dağ bayır hayvan otlatmaktan canı çıkan çocuklar büyük bir hevesle okula koşmuşlar. Anne ve babaların çocukların okul okuyarak bir yerlere gelmelerinden pek umutları olmasa da yine de En azından biraz türkçe öğrenir ve askere gittiklerinde sıkıntı çekmezler bari diyerek onları okula göndermeye razı olmuşlar.
Okulun ilk öğrencileri arasında kimler yoktu ki! Bildiğim kadarıyla bunların arasında Necati abi, Keko Nofel, Rahmetli Eyyüp, Keko Kazim, kardeşi Mustafa, İsmail Koyunsever, amcası M. Ali Koyunser, köy İmamı Molla Mehmetin oğlu M. Ali ve daha başkaları da varmış. Bunlar ilkokulu 1963 yılında bitirmişler. Onlardan sonra gelen kuşak arasında Nurettin abi, Mahmut Hoca, Fethi amcanız ve başkaları varmış.
Köy hayatından kurtuluruz düşüncesiyle okulu ciddiye alan ve derslerine dört elle sarılan çocuklardan bazıları ilkokulu bitirerek ortaokula devam etmek için Sivereke gitmişler. Ne var ki orda bazı şeyler sanıldığı gibi yolunda gitmemiş. Bazıları şehir yaşamına ve şehir Türkçesine ısınamadıkları için ortaokulu yarıda bırakarak köye geri dönmüşler. Okumada inat edenler şehirde kalıp hayat yolunda adım adım ilerlerken, köye dönenler ata mesleğine sarılarak geleceğin en iyi çobanları arasına girmeye hak kazanmışlar.
Köyümüzün okulundan mezun olan ve okumaya devam ederek bir yerlere gelen akrabalarımızın sayısı hiç de az değildir. Devam ettikleri okullarda gösterdikleri başarılarla iyi yerlere gelen birçok değerli akrabamız vardır.Bu akrabalarımızdan birkaçının ismini anmadan geçmek olmaz.
Bunların başında hiç şüphesiz rahmetli amcanız Necati abi gelir. Necati abi köy okuldan mezun olur olmaz kaydını Ergani Öğretmen Okuluna yaptırmış. Mezun olduktan sonra göreve başladığı ilk yer bizim bölge olmuş. Önce Kefcal Köyünde öğretmenliğe başlamış. Daha sonra bu görevine Bahser ve MIZRAda devam etmiş. Birkaç yıllığına bu köylerde öğretmenlik yaptıktan sonra tayinini Siverekte bulunan ve bir zamanlar Necmettin abinin de devam ettiği Türközü İlkokuluna aldırarak bu okulda müdürlük görevinde de bulunmuştur.
Okula devam eden bir diğer akrabamız ise Mahmut Karahandır. İlahiyet kökenli olan Mahmut Hoca uzun yıllar Siirt Eğitim Enstitüsünde hocalık ve müdürlük görevlerinde bulunmuştur. Görev yaptığı okulda büyük-küçük herkesin sevgisini kazanan Mahmut Hocanın yetiştirdiği onlarca öğrenci arasında coğrafyamızda görev yapan tanınmış birçok belediye başkanı vardır. Onun toplumumuza kazandırdığı bu nitelikli insanlar çok zor koşullar altında hizmet etmeye devam ediyorlar. Öğrencileri tarafından sevilip sayılan Mahmut Hocanın bir diğer ismi ise Bal Mahmuttur. Sanırım bunu bizim çevrede çok az insan bilir. Bunu ilk kez Hollandada tesadüfen karşılaştığım ve zamanında Mahmut Hocanın öğrencisi olan Nülifer Tekin isimli bayan bir arkadaştan duydum. Bu arkadaş Mahmut Hoca ile ilgili öylesine olumlu şeyler söyledi ki bir kez daha onunla gururlandım.Benzer şeyleri bir ara Viranşehir Belediye Başkanı olan Emrullah Cinden de duymuştum. Emrullah Cin Mahmut Hocanın yetiştirdiği sayısız öğrencilerden yalnızca birisiydi.
Uzun yıllardan beri Ankarada yaşayan Nurettin Karahan abimizden söz etmezsek ona gerçek anlamda haksızlık etmiş oluruz. Nezaketi, kibarlığı ve dürüst duruşuyla herkesin gönlünde taht kuran Nurettin Karahan bir dönem Ankarada Kredi ve Yurtlar Kurumunda görev yapmıştı. Görev süresince yardıma muhtaç yüzlerce öğrenciye kol kanat germiş, yardımlarına koşmuş ve onların yarasına merhem olmuştur. Onun iyiliğinden nasiplenen herkes ondan söz edildiğinde kendisinden övgüyle söz ederler.
Onun sayesinde zorlukları aşan binlerce öğrenci ve velileri onun için hep hayır duada bulunmuştur. Doğru ve dürüst hizmet anlayışıyla herkesin takdirini kazanan Nurettin Karahan abimizle ne kadar övünürsek azdır.
Nurettin abimiz daha sonra sakıncalılar listesinde bulunan bir -iki yakın akrabası yüzünden hakkı olan birçok olanaktan ne yazık ki mahrum kaldı. Mesela Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürü olarak tayini Güneydoğu Anadolu Bölgesine çıktığı halde -genelge o dönemin cumhurbaşkanı tarafından imzalandığı halde- eski milletvekili olan dayısı Ali Karahanın elli küsür yıl önce Kürtçülükten yargılanmış olması yüzünden bu hakkı elinden gasp edilmiş ve çok haksız bir şekilde adeta cezalandırılmıştır. Güneydoğu Anadolu Bölgesi yerine Nurettin abi bir süreliğine Tekirdağa sürülmüş ve orada emekli olmuştur.
Köyümüzün okulundan mezun olanlardan birisi de amcanız Fethi Karahandır. Yıllar önce İstanbula yerleşen ve köyle ilişkisi fazla kalmayan amcanızın orda Belediye Otobüs İşletmeciliğinde önemli bir mevkide görev yaptığını duymuştum, Sanırım yanılmıyorum. Bütün bunlara bir de Mehmetali Ülgeri eklememiz gerekiyor. Köyümüze dışardan gelip yerleşen köy imamı Mehmet Hocanın oğlu olan M. Ali Ülger İstanbulda uzun yıllar eğitmenlik yapmış ve oraya yerleşmiş. M. Ali Hocanın Hülya Avşarın kızına özel dersler verdiği söyleniyor. Doğruluk derecesi nedir bilemiyorum.
Bunların dışında isimlerini belirtmediğimiz ve bu okuldan mezun olan daha birçok değerli akrabamız vardır. Mesela Uludağ Üniversitesinde Matematik Profesörü olan ve aynı zamanda halamın oğlu olan Süleyman Çiftçi de köyümüz okulundan mezun olmuştur.
Devam edecek
Kadir Büyükkaya / Hollanda
FACEBOOK YORUMLAR