Bugün kamuda bütçe sistemi; bütçe dışı bir kuruş harcama yapılamaz. Merkezde uzmanlar tarafından ve bu konuda tecrübesi olan personel tarafından, ilgi kurumların ihtiyaçları dikkate alınarak bir bütçe hazırlaması gerçekleştirilir. İlgili kurum iktisat odaklı yapılan harcamalarla normal olarak faaliyetlerini sürdürürler. Beklemeyen bir durumla karşılandığı ve rapor edildiği takdirde, merkezi sistemden bütçe imkanları çerçevesinde o kurumun ihtiyacını giderilmeye çalışırlar.
Kamuda yapılan bu bütçe sistemi; bütçe dışı harcamanın yapılmaması, bütçe imkanları dahilinde işlerin en iyi şekilde yürütülmesi sağlanmak olduğu gibi kurumlarda meydana gelecek keyfi harcamaların da önünü geçilmiş olmaktadır. Ayrıca uygulanan bütçe yönetimi ile ülkenin bütçe açığını da önlenmiş olur. IMF’ye el açmamanın en büyük faktörlerinden biri de kamudaki bütçe uygulamasındadır.
Kamuda bu bütçe uygulaması bazı sıkıntılara rağmen fotoğrafın tümüne bakıldığından kaynakların iyi kullanarak, genel bütçenin açık vermesi önlenmiş oluyor.
Yerel yönetimlerin işleyişine bakıldığında ancak orada çok farklı bir sistem var. Ön görülmeyen, dikkate alınmayan bir bütçe sistemiyle karşı karşıyayız.
Kamuda, yerel yönetim bütçesi arasındaki fark, gelişmiş ve planlı bir ülke görünümü verirken, yerelde ise az gelişmiş keyfiye bağlı bir bütçe sistemi ve bütçe harcamalarıyla karşı karşıyayız. Sanki yerel yönetimlerin bütçe harcamaları bu ülkenin kaynakları değil de kendilerine gökten gelen bir kaynaktan harcama yapıyorlar. Gökten geldiği için de bütçe dışı harcamalar rahatlıkla yapılabilmekte, yapılan bütçe harcamaları, halka hizmetten ziyade; eş, dost ve siyaset odaklı ve keyfi harcamalar silsilesi ağır basmaktadır. Böyle bir sistem hem ülkenin gelir kaynaklarını tüketirken diğer taraftan da ülkenin gelişmesinin önündeki en büyük engeldir.
Siverek Belediyesini örnek verirsek daha önceki belediye başkanı siyaset odaklı yaptığı bütçe dışı harcamaları hem halkın geleceğine ve hem de bugünkü belediye çalışmasına ipotek koymuştur. Bunun halka yansıması hizmetlerin sağlıklı ve dengeli götürmesine engeller. Hatta ilk yıl ilaçlama ihalesi bütçe yokluğundan zamanında yapılmadığı için bugün Siverek’te ilaçlama yapılmasına rağmen sivrisinekler cirit atmaktadır. Bütçe sistemiyle halka Sivrisinek, hastalık ve susuzluk olarak yansıması olacaktır.
Yerel yönetimlerde Ülke kaynaklarını siyaset odaklı değil de hizmet odaklı olursa, halka yansıması daha iyi olacaktır. O zaman yaşanabilir bir ülke ve yaşanabilir kentlere sahip olabiliriz. Kendi ayaklarımız üzerinde durabiliriz. Bugün Mülki İdare Amiri bütçe dışı bir kuruş harcama yapamazken, bir belediye bir sürü gelire sahip olmasına rağmen, kendisinden sonra gelen belediyeye yüzlerce trilyon borç takmaktan hiçbir sorumluluk taşımaması akıllara durgunluk vermektedir. Bu insanı düşündürüyor. Bu böyle gitmez, yeryüzünden Rabbim her şeyi sınırlı yaratmıştır. Sizler aşırıya gittiğinizden bir yerden patlak verirsiniz. Bence Yerel yönetimlerin bütçesini de gelir -gider odaklı olmak üzere denge bütçesi uygulayarak, halka olumlu yansımasıyla mümkün olabilir. Bu yazı beni ısırarak uyutmayan gece saat:03.30 ‘yazdırmama sebebiyet veren sivrisineklerdir.
Yazıda amaç daha yaşanabilir bir ülke daha iyi yaşanabilir bir kentin oluşması için ülke kaynakları, ülke insanlarına iktisadi olarak herkese yansımasını sağlayacak. Bütçe düzenlemesi ve yapılabilir. Yazımda kişi ve kurumları değil de mevcut bütçe sistemini halka olumsuz yansımasını dile getirdim.
FACEBOOK YORUMLAR