GEÇMİŞTE İRFAN GAZETESİ MANŞETLERİ -28

Hazırlayan Lütfü YalgıSORUMLULUK HAYAL MİDİR, YOKSA GERÇEK MİDİR?
SUÇLUYU ARAMAK VE AÇIKLAMAK BORCUMUZDUR.

GEÇMİŞTE İRFAN GAZETESİ MANŞETLERİ -28
16 Nisan 2012 - 11:00
15 Mart 1969 yılında yayımlanan Manşette maddeler halinde yayımladığı haberin sorumluğunu yetkililere yansıtmak amacıyla ‘’SORUMLULUK HAYAL MİDİR, YOKSA GERÇEK MİDİR?’’ başlıklı haberi virgülüne dokunmadan yayımlıyorum.
           
SUÇLUYU ARAMAK VE AÇIKLAMAK BORCUMUZDUR

Burcun Çöküşü ile Tarihi Çehresi Değişen, Değeri Düşen Kalemizin bu Acıklı Hali ve Evleri Yıkılan, Ocakları Sönen Zarara Uğrayan Vatandaşların Halleri Ne Olacaktır.
           
Burcun çöküşü ile evleri yıkılan, ocakları sönen maddeten ve manen zarara uğrayan vatandaşların hakları, iade zararları nasıl  ve kimler tarafından karşılanacaktır.?
           
Hukuk disiplin ve ceza yönlerinden sorumluları kimlerdir?
           
Sorumluluğun, mahiyet, mertebe ve derecesinin tespit ve açıklanması gerekmektedir.

Şehrimizde: İdare, Belediye, C.Savcılığı olayı ele alıp yönlerinden kanuni idari kavuşturma yapmışlar mıdır.?
           
Barınma ihtiyacından mahrum kalan ve kalacak olan vatandaşların ev ihtiyaçları acil ve devamlı tedbirlerle karşılanabilecekler midir?
           
Alınmış acil tedbirler nelerdir?

Alınacak sürekli tedbirler neler olacaktır. Kaymakamlık, Vilayet, Milli Eğitim Bakanlığı belediye bu hususta Ne düşünüyor, nasıl bir davranıştadır. Vatandaşa duyurmak ve vatandaşı doyurmak lazımdır. Önemle tarihi milli, bireysel proplemimizi çözebilmek için aşağıdaki açıklanan sorunları eleştirmek gerekmektedir.
           
1-Siverek kalesi eseri antikamıdır değimlidir?

2-Eseri Antikadan ise aynen muhafazası için tedbir alınmış mıdır, alınmamış mıdır?

3-Tedbir alınmamışsa mesuliyet hangi mercie yüklenmelidir.

4-Vatandaşların can ve mal mesuliyetini sağlamak bakımından imar ve belediye kanunu hükümlerine göre vakit ve zamanında  gerekli tedbirlerin alınması için eseri atika ile ilgili mercilere kalemizin burçları hakkında belediyece yapılmış bir uyarma mevcut mudur değimlidir.?
           
5- Şayet Belediyece bir uyarma varsa ve hayati bir tehlike arz eden bu durum bilirkişi marifeti ile tespit ve yakılması için gerekli karar alınıp muhafaza külfeti kendisine yönelmiş olan makama müdahale edilmediği takdirde yıkılacağı ve yıkılmasından doğacak zararların kendilerine racih olacağı ve masrafların keza kendilerine ait olacağı bir ihtarname ile bildirilmiş midir.?
           
6- Hizmetten doğan karışık kusurlu mercilerle hükümetin iş birliği yaparak vatandaşa mevzuattan yararlanmak suretiyle maruz kaldığı mal ve can ziyana ait tazminattan verilmesi, bu suretle acısının, dindirilmesi kanuni bir zorunluluk olarak doğmaktadır.
           
Gerçek bu olunca olaya yaklaşmak hizmet kusurundan doğan zarara Failleriyle birlikte hükümetin katışması vatandaşın su götürmez hakkıdır.
           
Kalenin eski haline getirilmesini istemek yalnız Sivereklilerin değil bütün Türkiye’nin müşterek tarihi zararı olmak itibariyle telafisi beklenmektedir.
        
Bu haber 2839 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x