KENDİNİ EKOLOJİK TARIMA ADAYAN SİVEREKLİ ECZACI

M. Şükrü Dolaş’ın Özel HaberiŞanlıurfa’nın Siverek İlçesinde yıllarca kendini Ekolojik Tarıma adayarak birçok çiftçi ve vatandaşa umut olan Eczacı Medet Abbasoğlu 2004 yılında kurduğu Gap Ekolojik Tarımsal Kalkınma ve

KENDİNİ EKOLOJİK TARIMA ADAYAN SİVEREKLİ ECZACI
02 Nisan 2012 - 16:19
Sosyal Dayanışma Derneği (Gap Eko-Der)’in Çalışmaları hakkında bilgi vererek gençlere nasihatlerde bulundu.
Yüksek öğretime geçiş sınavı dün yapıldı. Bir milyon 800 bin küsür gencimiz, hayatının dönüm noktası olacak bir sınav için, yıllarca dirsek çürüttüğü sıralarda yeniden ter döktü. 
            Konumuz, sınav, gelecek ve gençler olunca, gençlere gelecek planlarını yaparken kulaklarına küpe etmeleri gereken bazı hususlardan bahsetmek istedim.
            Topraklar, üzerinde yaşayan insanların edindiği eğitim, bilgi, tecrübe ve girişimleriyle değer kazanır. Böylece değer kazanan topraklarda yaşayan insanlar sosyal gelişimini tamamlar ve müreffeh bir hayat yaşarlar.
            Coğrafi olarak Türkiye’nin, belki de dünyanın en güzel iklim, toprak, su kaynakları ve güneşine sahip olan Siverek bölgesi, bu değerleriyle birlikte tarımsal ve hayvansal üretim konusunda da büyük bir potansiyeli barındırmaktadır. Bu büyük potansiyele rağmen insanımızın büyük bir bölümü yoksulluk ve imkânsızlığın pençesinde kıvranmakta, ekonomik atılımlarla adından söz ettirmek yerine sosyal ve siyasal çatışmaların merkezine oturmaktadır.
            Uzun yıllardır devam eden bu kısırdöngüyü kırmak için Siverek’te doğmuş birçok aydın büyük çabalar sarf etmiştir. Ancak, sosyal değişimin yaşanması için uğraşan insanlar bir şekilde bu mücadeleden ya vazgeçmiş veya bölgeden uzaklaşmak zorunda kalmıştır.
            Bölge insanının geleceği için hayatını adeta vakfeden yüzlerce Sivereklinin adını bu yazıya sığdırmamız mümkün değil. Yüreği Siverek için çarpan, çok büyük potansiyele sahip olmasına rağmen eğitimsizlik ve tecrübesizlik nedeniyle yoksulluğun kavurduğu insanımıza bir ışık tutan, gelmiş geçmiş tüm aydınlarımızı şükran ve minnetle anarken, onlardan biri olan Eczacı Medet Abbasoğlu’ndan bahsederek, günümüz gençlerine birkaç anekdotu aktarmak istiyorum.
            Bugün aramızda yaşayan, 1955 yılında Siverek’te doğan Medet Abbasoğlu da, geleceğini kurtarmak için dün sınava giren milyonlarca gençten biriydi.  Abbasoğlu, 1982 yılında Ankara Üniversitesi eczacılık  fakültesinden mezun oldu. 1974–1978 yılları arasında Siverek’te yayın yapan İrfan gazetesinde merhum gazeteci Osman Güyüç, merhum M. Ali Karadağ ve Mustafa Karakurt ile birlikte Siverek’in kalkınması için çeşitli projeler üretti. Aynı yıllarda Ankara Siverek Yüksek Tahsil Derneği başkanı olarak, Siverek’ten çıkarak üniversite okumaya başlayan birçok öğrenciye başta burs olmak üzere çeşitli eğitim yardımlarının ulaşmasına öncülük etti. 
            1983–84 yıllarında, dönemin Siverek Kaymakamı Yakup Maltaş’ın destek ve telkinleriyle Siverek’in geleceği için hemen her konuda bilgilerin derlendiği Siverek Dergisi’ni çıkaran ekipte yer alan Medet Abbasoğlu ve arkadaşları, bu dönemde Karacadağ ve Fırat havzası bölgesinin doğal şartları, ekolojik yönü ve organik üretim yönleriyle turizme kazandırılması için bir çok çalışma yaptı. O dönem bölgenin tüm özelliklerini fotoğraflayan Medet Abbasoğlu, sonraki yıllarda hayata geçecek birçok yatırımın fikri temelini hazırlayan potansiyelleri kayıt altına aldı.
            Dergi çalışmalarıyla birlikte Siverek’in geleceği için kafa yoran Medet Abbasoğlu ve arkadaşları, ilk kez Siverek Kalkınma Planı’nı hazırladı. Bu plana göre bölgenin ekonomik potansiyelini değerlendirecek meyvecilik, balıkçılık, arıcılık, hayvansal ve tarımsal üretim konularında proje konularını belirledi. Planın bir parçası olan teneke fabrikası, Karacadağ memba suyu işletmesi, halı-kilim projesi gibi çoğu yatırım ilerleyen yıllarda gerçeğe dönüştü.
Ankara’dan eczacı olarak Siverek’e dönen Medet Abbasoğlu, Hıfzısıhha Kurulu üyeliğinin yanında Eczacı Odası Siverek temsilciliği görevini de yürüttü. Sağlık konusunda o dönem yaşanan büyük sıkıntılara çözüm bulmakla uğraşan Abbasoğlu, Kaymakam Dağıstan Kılıçarslan’ın desteklediği ve bugün bile Siverek için önemli çalışmalar yapmaya devam eden Siverek Vilayet Derneği’nin kurucuları arasında yer aldı. 
Bölgedeki sosyal ve ekonomik sıkıntılardan bir nebze uzaklaşma ve vizyonunu genişletme amacıyla, eczacılık faaliyetlerine 1992–1997 yılları arasında Ankara’da devam etti. Eczacılık mesleğini depo faaliyetleriyle bir süre yürüten Abbasoğlu, Ankara’nın geniş bürokratik ortamında yine doğduğu-büyüdüğü topraklar için projeler üretmeye, Siverek için kafa yormaya devam etti.
            1997 yılında Siverek’e geri dönerek kendi eczanesini açarak çalışmalarına devam eden Abbasoğlu, Sivereklilerin yetişmiş insan beklentilerine cevap veren az sayıdaki kişi arasındaydı. O dönem Güneydoğu Anadolu Projesi’nin bölgesel kırsal kalkınma projelerinin, Siverek bölgesi için önemli bir fırsat olacağını değerlendiren Abbasoğlu, 1999-2000 yıllarında Siverek Kaymakamı Orhan Toprak’ın da destek vermesiyle Siverek’te balıkçılık projelerinin hayata geçmesine vesile oldu. Aynı yıllarda TEMA Vakfı Siverek Temsilciliği’ni yürüten Abbasoğlu, Göğsügüzel mevkiinde 5 bin dönümlük bir arazinin Siverek rekreasyon alanı yapılmak üzere tapu tescilinin yapılmasını sağladı. Siverek Belediyesi bu alanda Siverek Vadisi Projesi’ni uygulamak için hazırlıklarına devam ediyor.
            1999 yılında T.C. Başbakanlık GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı’nın uyguladığı AB GAP Tarımsal ve Kırsal Kalkınma programları eğitimlerine katılarak, bölgedeki tarımsal ürünlerin pazarlanması konusunda projeler geliştiren Medet Abbasoğlu, 2000–2001 yıllarında Siverek’te üretilen nar  çekirdeğinin ilk defa yurt dışına ihraç edilmesini sağladı.
            Siverek Fırat havzasında doğal ortamlarda üretilen başta Katine çeşidi olmak üzere nar türlerinin bütün dünyada talep görebilecek bir ürün olduğunu fark eden Abbasoğlu, o yılarda TÜBİTAK Gıda Bilim ve Teknoloji Enstitüsü ile işbirliği yaparak Türkiye’de ilk defa bilimsel teknikle nar ekşisi üretimi ve enzimle muamele edilmiş nar çekirdeği elde etme projesini gerçekleştirdi. Proje kapsamında Siverek’ten temin ettiği narları TÜBİTAK tesislerine gönderen Abbasoğlu, bu çalışma ile elde edilen nar suyu ve 3 ton nar çekirdeğini ihracat yoluyla pazarladı. Bu proje ile Siverek’te geleneksel yöntemlerle üretilen nar meyvesi ilk kez dünya pazarlarına açılırken, yine Türkiye’de ilk kez nar meyvesinin kimyasal analizleri de yapılarak kayıt altına alınmış oldu.
            2000’li yıllarda Siverek’te yine çok ortaklı bir yatırımla nar suyu fabrikası kurulmasına öncülük eden Abbasoğlu, GAP GİDEM, Harran Üniversitesi ve KOSGEB ile yaptığı işbirlikleriyle “Nar Meyvesinin Değerlendirilmesi” projesinin fizibilitesini hazırladı, şirket ARGE ve teknoloji altyapısını kurdu.
            Uzun yıllar Siverek’in ekonomik ve sosyal kalkınması için fikirler üreten Medet Abbasoğlu, 2004 yılında GAP Ekolojik Tarımsal Kalkınma ve Sosyal Dayanışma Derneği’ni kurdu. Dernek bünyesinde GAP Kırsal Kalkınma Programı kapsamında Avrupa Birliği’nin finansman desteğiyle “Fırat ve Karacadağ Havzasında Organik Tarım ve Kırsal Kalkınma” adlı bir projeyi  hayata geçiren Abbasoğlu, projenin koordinatörlüğünü yürüttü. Bu proje kapsamında Siverek’teki Baki, Divan, Ergen, Yapraklı ve Narlıkaya köylerinde nar üreten çiftçilere organik tarım, zirai mücadele, kooperatifçilik, sosyal dayanışma ve benzeri konularda eğitimler verilmesini sağladı. 2006 yılında ilk kez Siverek Geleneksel Nar Şenliği’ni düzenledi. Divan köyü tarımsal arazilerinin sulanması projesini de GAP BKİ ve Siverek Kaymakamlığı’nın desteğiyle hayata geçiren Abbasoğlu, köydeki sulama sorununu çözmüş oldu.
            Siverek’in başta organik tarımsal üretim olmak üzere eko turizm ve su ürünleri potansiyelinin değerlendirilmesi gerektiğini düşünen Abbasoğlu, dernek bünyesinde uygulanan projelerine devam ederek yine GAP BKİ ve Siverek Kaymakamlığı’nın desteği ile bölgede organik üretimin sürekliliğini sağlamayı amaçladı. GAP İdaresi’nin finanse ettiği, Siverek Kaymakamlığı’nın desteklediği “Şanlıurfa’da Organik Meyve Üreticiliği” projesini hayata geçiren Abbasoğlu, başta Siverek olmak üzere Şanlıurfa merkez ve bazı ilçelerdeki nar üreticilerinin, tüm dünyada geçerliği bulunan organik üretim sertifikası almasını sağladı.
Hazırladığı ve bizzat yönettiği projelerle bölge çiftçisinin organik üretim konusunda ufkunu açan Medet Abbasoğlu, yine Siverek’in potansiyel tarımsal ürünlerinden olan Kızılbanki ve şire üzümü çeşitlerinin ıslahı ve korunması için hazırladığı projeye Harran Üniversitesi’nin desteğini sağladı.
            Bölgede kökleşmiş kısır çekişmeler ve ümitsizliği kıracak bir düşünce potansiyeline sahip olan Medet Abbasoğlu, bu talihin değişebileceğini, insanların eğitim, bilgi ve yenilikle çok şeyi başarabileceği inancını projeleri ve çalışmaları ile çevresindeki insanlara göstererek Siverek için bir örnek oluşturdu.
            Siverek ve Şanlıurfa’da üretilen organik narların dünya pazarlarına açılması için de bir proje hazırlayan Abbasoğlu, bunun için de Karacadağ Kalkınma Ajansı’nın desteğini aldı. Harran Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi’nden dış ticaret ve gıda uzmanlarının yaptığı araştırmalarla “Şanlıurfa’da Üretilen Nar Meyvesinin Dış Pazar Araştırması”nı yapan Abbasoğlu, bölgede üretilen narların organik sertifikasına sahip olduktan sonra tüm dünyada geniş bir pazar bulabileceğini ispatladı.
            Tarımsal ve kırsal ekonomik kalkınmanın, sosyal hayata doğrudan etki edeceği inancını taşıyan Abbasoğlu, 1984 yılında Siverek’te açtığı eczanesini 2008 yılında Şanlıurfa’ya taşıdığında, meslekten elde ettiği gelirinin büyük bir bölümünü yine bölge insanının kalkınması için hazırladığı projeler için kullandığını, bu nedenle çok büyük maddi sıkıntılara katlandığını çevresinde olan tüm kişiler yakından biliyordu. 
            Yaşadığı ekonomik sıkıntıların zaman zaman sağlığını da etkilediği Abbasoğlu, kendisine yapılan eleştirilere güler yüzle cevap verip, “Ben bunu yapmazsam kimse yapmaz” diyerek, ülkesini, vatanını ve insanını düşünen her insanın geleceğe yatırım yapmak için bazı fedakârlıklarda bulunması gerektiğini anımsatır.
            Güzel kentimiz Siverek’in potansiyellerinin harekete geçirilmesi için insanımıza dinamizm kazandıran, ufkunu açan, geliştirdiği ve uyguladığı projeleri sonuna kadar yürüterek başarılarıyla adından söz ettiren böylesi bir insan portresine tüm toplumların ihtiyacı vardır. Siverek, bağrından çıkmış böyle bir insana sahip olduğu için çok şanslı olsa gerek diyerek, sınava giren tüm gençlerimize başarılar diliyor, edinecekleri eğitim, bilgi ve tecrübelerini Medet Abbasoğlu gibi bu toplumla paylaşmalarını temenni ediyorum.





















Bu haber 3427 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Bucak'ın mahalle toplantılarına yoğun katılım
Bucak'ın mahalle toplantılarına yoğun katılım
Kalender Aşireti'nden Tüysüz'e destek
Kalender Aşireti'nden Tüysüz'e destek