Kazada Ölen Gençler Defnedildi

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde dün akşam meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden gençler bugün defnedildi.Kaza Hakkında Şükrü Dolaş ve Deniz Uğurlu'nun Makalesi

Kazada Ölen Gençler Defnedildi
06 Ekim 2010 - 14:25

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde, dün akşam saatlerinde Siverek-Hilvan Karayolunun 6. km’sinde, araç muayene istasyonu yanında meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden Ferhat Akın Siverek Ulu Camii, Zeynel Kurat ise İbrahimiye camilerinde öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Siverek Göksügüzel mezarlığında defnedildi.

Her iki cenazeye de yüzlerce insan katıldı. Defnedilen Ferhat Akın’ın ilçenin Camikebir mahallesinde sigortacılık,  Zeynel Kurat’ın ise inşaat işçiliği yaptığı öğrenildi.




Gazeteci Şükrü Dolaş'ın Kaza Hakkında Makalesinden Kesitler

Siverek Şanlıurfa karayolu üzerinde Gülpet tesissilerinin yakınlarında meydana gelen kazada bir minibüsün bir motosiklete çarpması sonucu iki kişi yaşamını yitirmişti. Yolun kenarında ceset torbası içinde, sadece bir eli dışarıda kalan genç bir insanın cansız bedeni vardı, ellerinin şeklinden ve ceset torbasını doldurmayan bedeninden genç olduğunu anladım. Kazayla ilgili bilgiler almaya çalışırken, kaza yerinden hastaneye kaldırılıp tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitiren Ferhat Akın’ın ölüm haberi kolumu kanadımı kırdı. Yaşamını yitiren, daha ömrünün baharında toprağa düşen Ferhat, sevgili Dostum Ramazan Akın’ın kardeşiydi. İnsanların ölümü, elbet acı veriyor insana, fakat daha dün konuştuğun, elini sıkıp hal hatır sorduğun insanların ölümü daha çok acı veriyor insana. Ferhat’ın ölümünü duyduğum andan itibaren dizlerimin bağı çözüldü, tarifi zor bir acı saplandı yüreğime, birden oğlum Ferhat geldi gözlerimin önüne, boğazım düğümlendi. Fotoğraf makinesini çantaya koyup, arkadaşım Mehmet Sezgin ile birlikte hastaneye koştuk.    Hastaneye gidiş amacımız haber değildi, sevgili dostlarım Ramazan ve Faik Akın kardeşlerin acısını paylaşmaktı. Gördüğüm manzara karşısında hastaneye geldiğime pişman oldum. Ferhat’ın ağabeyi Faik, şok olmuştu. Gözleri ağlamaktan kan çanağına dönmüştü. Faik Hastaneye gelen belediye başkanı yardımcısı Mehmet Kucaklı’ya âdete yalvarıyordu:’’la Memo bir şeyler yap Memo… Bak belki ölmemiş’’keşke yalan olsaydı, keşke bir rüya olsaydı. Ama gerçekti, Azrail yine yapmıştı yapacağın.
Hastanede yaşlı bir adamın feryadı yürek dağlıyordu. Oğlunun genç  yaşta  yitirmenin acısını, acıların en kötüsü olan evlat acısını  yaşıyordu gözyaşlarıyla  yağmur misali  gözlerinden  dökülüyordu. Feryatları  yürek dağlıyordu’’Ferhat oy Ferhat….Hahov lımın Ferhat…la bu bir beladır, vallahi bu bir tufandır’’sözcükleri  hastane  bahçesinde bulunan her kesin yüreğini yakıp gözlerinde  göz yaşı oluyordu.
Mehmet ile  birlikte  bu acılı   anlara daha fazla  dayanacak gücüm olmadığı  için, gözyaşlarımızı yüreğimize akıtarak hastaneden ayrıldık.
 Bu acılı ölümlere  şahit olmak  istemiyoruz, genç yaşta  yaşamını  yitiren fidanlarımızı  görmek  istemiyoruz  lütfen Allah Muhammed aşkına tüm insanlara  sesleniyoruz  Trafiğe çıkarken  lütfen dikkatli olun, çocuklarınızı yetim sevdiklerinizi  yaralı bırakmayın!!
Dileğimiz bu son  olur.

Yazımı  sonlandırırken  Akın ailesine baş sağlığı  ve Allahtan sabırlar diliyorum.Saygılarımla.



Gazeteci Deniz Uğurlu'nun Kaza Hakkındaki Makalesinden  Kesitler

Ölüm, ağız tadını bozan, Allah'ın Kur'an-ı kerimde Yakin olarak tanımladığı gerçek. Ansızın yakalamıştı hayatının baharında olan gençlerimizi..Ama bir gerçek vardı, ölümün zamanı, saati, günü, ayı, yılı belli değildi. Ölüm meleği takdir edilen zamanda gelip Allah tarafından verilen o emaneti alacaktı. Önemli olan husus, insanların devamlı olarak ölüme hazırlıklı olmasıydı. Her yeni doğan bebek, dünyaya ölüme mahkûm olarak doğmuyor mu? Madem ölüm gelecek, ölümümüz Allah yolunda olmalıydı…

Zeynel Kurat, dün gece üzücü kazada hayatını kaybedenlerden gençlerden biri….Çok sevdiği motosikletinin üzerinde ruhunu Allah'a teslim etmişti..Zeynel denince aklıma Ramazan ayının sıcağında oruçlu oruçlu, yardım paketlerini insanlara ulaştırmak için çektiğim portresi  geliyordu…

Dün akşam saat 17.30 sıralarında gelmişti kara haber..
Hemen hızlı şekilde olay yerine gitmek için yola koyuldum, bir ara hızımın 100 km. hızı aştığını hissettim. Sonradan kendime geldim ve hatamı anladım. Kazaya mahal vermemek için hızımı azalttım. Kaza yerine geldiğim zaman ise gördüğüm manzara ise yürekler yakıyordu. Kaza sonunca 1 kişi olay yerinde hayatını kaybederken diğeri ise kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. Kaza yerinde hayatını kaybeden genç, yolun kenarında uzanmış cansız yatıyordu. Olay yerine gelen insanlar vefat eden gencin yüzünü açıp bakıyorlardı. Ben defalarca yerde yatan gence bakmama rağmen Zeynel’i tanıyamadım. Yaptığım mesleğimin ne kadar zor olduğunu o zaman anlamıştım. Olay yerinde video kaydı yapmam gerekiyordu. Ama duygularım buna izin vermedi. Eve geldiğim zaman ise kazanın etkisini saatlerce üzerimdem atamıyordum. Daha sonra gelen bir telefon ile şok oldum. Telefonu açan arkadaşım Zeynel’in motosiklet kazasında öldüğünü, hastaneye gittiklerini söyledi. O zaman kazada ölen ve yolun kenarında yatan gencin Zeynel olduğunu anladım. Maalesef kendi arkadaşımı tanıyamamıştım. Zeynel’in acısını tarif edilemez bir şekilde beni yakıyordu. Zeynel denince aklıma Siverek İkra-Der ile birlikte, ramazan ayının sıcağında oruçlu oruçlu, yardım paketlerini insanlara ulaştırmak için çektiğim portresi aklıma geliyordu.Rabbim o dağıttığı yardımlar hürmetine makamını cennet eylesin..

Dünkü kazada vefat eden Ferhat Akın ve Zeynel Kurat'a yüce rabbimizden rahmet dilerken acılı ailelerine başsağlığı diliyorum.

www.siverekgenclik.com




Bu haber 3826 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Başkan Bucak, taziye evlerinde yemek uygulamasına son verdi
Başkan Bucak, taziye evlerinde yemek uygulamasına son verdi
Siverek BILSEM Siverek'in yüz akı olmayı sürdürüyor
Siverek BILSEM Siverek'in yüz akı olmayı sürdürüyor