Bir istifanın ardından

25 Ekim 2022 - 13:56

Hiç kimse bu milletin duygularıyla oynayıp mağdur rolünü oynayamaz. Canı sıkılan ve kabinede istediğini alamayan bazı milletvekilleri, elinde kalan ve iktidarı zor duruma düşürme amacını taşıyan istifa kozunu kullanıyor. Siz bu istifaları millet için niye kullanmıyorsunuz da neden şahsi ihtiraslarınız için kullanıyorsunuz? Bu ekonomi krizin bu seviyeye gelmesi her milletvekilinin de bir payı vardır. Hiç kimse bunu inkâr edemez.

Güneydoğu bölgesinde ekonomik kalkınmayı sağlayacak, bu kalkınmanın hak ve adaletçe paylaşımını sağlayacak hangi projeleri Cumhurbaşkanına sundunuz da Cumhurbaşkanı projelerinizi kabul etmemiş. Tarım, hayvancılık ve sanayi merkezi olan güneydoğu bölgesinin kalkınması ve tarımın gelişmesi için neler önerdiniz, bölgemiz için son derece önemli olan toplulaştırma konusu vardı. Onu da rant sağlama işlevi haline getirdiler. İhaleyi alan firma sırtını bir güce dayandırarak orada gerekli hizmeti yeterince yapmayarak kolayına gideni yapıp işin içinde çıkma yolunu tuttu. Bunu neye dayanarak söylüyorum, yapılması gerekirken hiç yapılmayan yada eksik bırakılan toplulaştırma sahasından biliyorum. Güneydoğu bölgesinde kavgaların, ölümlerin ve yıllarca süren kan davalarının çoğunun sebebidir toprak meselesi. Devlet toplulaştırma projesini oluşturdu ve uygulamaya koydu. Merkezde gerekli çalışmalar yapıldı. Fakat taşraya gelince işler değişmekte maalesef.

Doğru bir denetimin varlığından söz edemiyoruz. Bölgemizde büyük bir problem olan müşterek arazileri, toplulaştırma yoluyla bireysele çevrilebilecekken ihaleyi alan firmaların işi savsaklayarak tamamlamaması büyük bir problemler doğurmaktadır. Bu problemi çözmek için kimler elini taşın altına koydu? Problem çözülmediğine göre hiç kimse.

Bölgemizde tarımın gelişimi ve köylerdeki sorunların asgariye düzeye indirebilmenin en önemli konusu toplulaştırmaydı. Fakat o da denetimsizlik ve işi ehline verilmemesinden ötürü yarım kaldı yada eksik bırakıldı. Yapılmadığı için kırsal kesimde kavgaların tekrar devam etmesine maalesef sebebiyet verdi. İşte her milletvekili bu problemlerden sorumludur. Meydana gelen aksaklıkları gidermeye çalışmış olsaydı bugün tüm kırsal kesimde toplumlaştırma işlemi bitecekti. Toplulaştırma gerçekleşmiş olsaydı tarımda hasılat on kat daha artabilirdi. Bunu Türkiye genelinde düşündüğümüzde ürün sayısında artış ve nitelikte artış sağlanırdı. Bu bağlamda ülkemiz tarım ürünlerinde daha fazla ihracat payına sahip olabilirdi.

Bu döngünün hepsi birbirine bağlı bu döngüdeki en büyük problem toplulaştırmanın olmamasıydı. Bu konuda milletvekillerimiz nasıl bir proje ürettiler aslında proje üretmesine bile gerek yoktu devletimiz zaten toplulaştırma projesini uygulamaya koymuş sadece bölgenin vekilleri bunun takibini yapmaları gerekiyordu. Tarımda adaletli paylaşımı sağlamak ve sulamayı gerçekleştirmek için ne gibi projeler hazırlanarak merkeze sundular ve uygulamaya koydular? Gap Şanlıurfa’dan çıkıp Mardin ilimizi sularken Şanlıurfa ve ilçeleri neden susuz bırakıldı. Tahıl ambarı olan Şanlıurfa ilçeleriyle sulama sistemi gerçekleştirilmiş olsaydı bugün bölgede kimse işsiz kalmayacağı gibi ekonomik kriz de daha hafif yaşanabilirdi.

Halkın bu ekonomi krizden etkilenmemesi ve bu halkın krizden kurtulması için ne gibi projeler hazırlandı ve merkeze sunuldu. Şimdide başka partiye geçip projeler yapacağım, çalışacağım gibi cümleler çok da anlamlı gelmiyor. Sormazlar mı aşağı yukarı 20 yıla yakın milletvekili ve belediye başkanlığını kısaca uzun süre siyasette aktif görev aldınız, bu süre zarfında proje yapmadınız, aktif çalışmadınız ki güçlü bir iktidar partisinde olmanıza rağmen hizmeti artıramadınız da önü arkası belli olmayan bir ittifakta mı aktif çalışıp proje üreteceksiniz? Siz buna inanıyor musunuz ki millet bu söyleme inansın, bu millete çektirdikleriniz yetmedi mi? Bu millet kendisine vekil tayin ettiği insanlara ulaşamıyor. Bence bu milleti kandıracak bir politikanız kalmadı. Milletin siyasetçilerinden de bir beklentisi de kalmamıştır. Kusura bakmayın artık böyle ucuz siyasette kalmadı. Enflasyon resmi %84 gayri resmi de belirsiz tüm ekonomi krizden payınız mevcut. Şimdi kendinizi temize çıkarıp tüm olumsuzlukları da sizi bakan yapanları onları salt töhmet altına bırakmak adaletli bir söylem değildir kanımca. Kendinizi de o kefeye koymanız gerekirdi. Bu ekonomik krize bir çare aramanız lazımken gemi batmadan ben kurtulayım anlayışıyla hareket etme izlenimi verdiniz, bu yönelim eski politikalardan tanıdık gelmektedir.


 

Bu yazı 447 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum