Bir Milleti Bitirmenin En Etkili Yolu: Cehalet Ve Aile İçi Yanlış Eğitim

Kur’an-ı Kerim’in ilk emri *“Oku”*dur.
Bu tek kelime, insanlığa verilen en büyük yönelişi içinde barındırır:
Bilimi oku. Hayatı oku. Kendini oku.
Yüce Yaratıcı bizden, aklımızı kullanmamızı; araştırmayı, üretmeyi ve ilerlemeyi ister.
Ne yazık ki Müslüman toplumlar bu ilahi emri hayatlarının merkezine koymadıkça ne dünyevi ne de manevi huzura kavuşabilir. Bugün teknolojiye hükmeden devletler dünyaya yön veriyor. Biz ise elimizde akıl, imkân ve fırsatlar olmasına rağmen bunları kullanıp ilerlemek için çaba göstermiyorsak, geri kalmanın sorumluluğunu bizlerinde payının büyük olduğu kaçınılmaz bir gerçektir.
Gücü elinde tutan zalimler dünyaya zulmediyorsa, bunda bizim de payımız vardır. Bilimde, eğitimde ve üretimde geri kalmayı kabullenip bir çaba içerisine girmemiz, bu zulmün sürmesine dolaylı katkı sağlar. Sabah akşam “Kahrolsun! İsrail, Kahrolsun Amerika” demek hiçbir şeyi değişmiyor.
Değişimin tek yolu vardır:
Bilim, bilim ve yine bilim.
Bir milleti güçlendiren de yok eden de bilimdir.
Aileyi, okulu ve toplumu yozlaştırmak istiyorsanız, yöntemler bellidir. Bir milleti kökünden çökertmek istiyorsanız, önce aileyi hedef alırsınız. Çünkü aile çökerse toplum çöker; toplum çökerse millet yok olur.
Bir Milleti Yok Etmenin Yolu: Aileyi Çökertmek
•    Çocuğun düşünmesini engelle.
Onun yerine hep sen düşün. Aklını kullanmasına fırsat verme. Böylece hiçbir zaman büyümeyen, sorumluluktan kaçan bireyler yetişir.
•    Sorumluluğu tamamen elinden al.
Her işini sen yap. Kendi ayakları üzerinde duramasın. Bağımlı bir nesil, en kolay yönetilen nesildir.
•    
Mücadele etmesine fırsat bırakma. Koltuğa bile tırmanırken arkasından tutup yardım edeceksin ki, içindeki mücadele ruhu körelsin.
•    
Yediği önünde, yemediğini arkasından koşup yedireceksin ki, hayata hiç zorluk, yokluk mücadele ruhu tamamen yok olsun. Zorlukla karşılaşınca zile basın sen ona yetişirsin. 
•    “Sen yapamazsın” cümlesini zihnine kazı. Bu söz, bir çocuğun kalbine saplanan zehirli bir ok gibidir; yıllarca çıkarılamaz.
•    
Ya boğana kadar sev ya da tamamen mahrum bırak. Her iki durumda da ruhu örselenmiş bir insan ortaya çıkar.
Bugün izin verdiklerini yarın kaldır. Kafası karışsın, dünyayı anlayamaz hale gelsin.
“Tembel”, “aptal”, “beceriksiz” gibi sözlerle özgüvenini paramparça et.
•     Eşyalarını karıştır, sırlarını yok et. Mahremiyeti olmayan insanın kişiliği de olmaz.
•    Kardeşleri kıyasla.
Aralarına kıskançlık, öfke ve nefret tohumları ek. Aile içi çatışma, bir toplumun içten çürümesinin en kestirme yoludur.
•    Sürekli sustur.
“Dokunma, yapma, konuşma, sen bilmezsin.” Bu sözlerle büyüyen çocuk, yetişkin olduğunda bile kendi sesini duyamaz.
•    Maneviyat konusuna hiç girme. Allah, peygamber, millet, vatan sevgisine gerek bile yok. Onlar prens ve prenseslerdir.
•    Büyük, küçüklerini bilmesine gerek yok, siz ve küçük aileniz size yetersiniz. Büyükbaba, büüykanne, amca, dayı, teyze akraba ne gerek var. 
•    Öğretmeni ve okumayı değersizleştir.
Çocuğun gözünde öğretmeni küçümset. “Kim oluyor da bana bir şey öğretiyor?” gibi sözlerle öğretmeni önemsiz hâle getir. Öğretmenin maddi durumunu ya da sosyal konumunu alay konusu yap. Yine de öğretmen akıllanmıyorsa bir yerlere şikayet et. Uğraşıp dursun başka işimi yok. Okuyanları çeşitli örneklerle küçümse. Bunu yaparken maddiyatı göz ardı etme. 
•    Her öğretmen, bir toplumun geleceğini inşa eden mimardır. Sözünün yanlış olduğunu o körpecik beyinlere kazı ki, o yanlış düşünceye kapılmasınlar. 
•    Toplumun gelişmesi, bir ülkenin ilerlemesi ve dünyaya umut olan nesiller yetişmesi, öğretmenlerin omuzlarında yükselmediği. Bu nedenle öğretmenin değerinin önemli olmadığı; onların emeği, bir ömür boyu devam eden bir miras olmadığını aşılayacaksın himayende olan çocuğa.
•    Öğretmen, bir çocuğun kalbine ilk ışığı düşüren kişi olmadığını aşıla.
•     Zararlı içeriklere maruz bırak.
Entrikalarla dolu dizileri çocuklarla beraber izle. Bunların kültürümüze, benliğimize, insanlığa faydalı olup olmadığına bakma. Hatta ahlak ve edebe sığmayan içeriklerin eleştirisini bile yapma. Edep ve ahlak dışı içerikleri hayatın doğal bir akışı olduğunu bile anlatabilirsin.  Tüm bunlardan sonra, toplumun kendisine atom bombası atmana gerek yok; başardın. Aileyi, toplumu ve nihayetinde bir ülkenin tüm benliğini yok ettin. Cehalet topluma sirayet etti.
______________
Sonuç
Bir milletin sonunu getirmek istiyorsanız:
•    Önce çocuklarını cahil bırakın.
•    Aileyi zayıflatın.
•    Eğitimi yozlaştırın.
Gerisi kendiliğinden gelir.
Ama bir milleti ayağa kaldırmak istiyorsanız, yine aynı yerden başlarsınız:
Aileden.
Eğitimden.
Bilimden.