Gölge etme başka ihsan istemez

18 Haziran 2021 - 11:45

Şehirlerin ekonomik, kültürel, turizm, sağlık vb. alanlarda gelişme gösterebilmesi ve buna bağlı olarak halkın refah seviyesinin yükselmesinde, en az merkezi idarenin etkisi kadar yerel yöneticilerin de etkisi ve katkısı vardır. 

Hatta öyle ki şehre yapılması gereken yatırımların önceliklerinin belirlenmesinde o şehirde görev yapan bürokratları ve siyasetçileri belirleyici güç olmaktadır. Yerel yöneticiler ve bürokratlar, bu güçlerini halka en iyi hizmeti sunacak şekilde kullandıklarında halka karşı görevlerini yerine getirmiş olurlar.     

Bakanlıklarımızın geliştirdiği politikaların uygulama birliği içinde tüm ülkede hayata geçirilebilmesi için illerde bakanlıklarımızı temsilen taşra teşkilatı olarak il müdürlükleri kurulmuştur. Bakanlık politikalarının doğrudan halka ulaştırılmasında il müdürlüklerinin oldukça önemli rolleri bulunmaktadır.

Hükümetin tüm kararlarının eksiksizce ve halkın yararına olacak şekilde hayata geçirilmesinde, taşra teşkilatı üst yöneticileri birinci dereceden sorumlu oldukları için il müdürlerinin seçilmesinde işin ehli yöneticilerin işbaşına getirilmesi devlet politikası haline gelmelidir. Sadece işin ehli olmak da yetmez, il yöneticilerinin aynı zamanda vatanına ve milletine sarsılmaz bir inançla da bağlı olmaları beklenir. Bu nedenle herhangi bir bakanlığın il düzeyindeki temsilcisi konumunda bulunan il müdürlerinin, sorumluluk bilinci yüksek, başarıları ile ön plana çıkmış, heyecanını koruyan, yönetim süreçlerine hâkim ve temsil kabiliyeti yüksek kişiler arasından seçilmesi oldukça önem arz etmektedir. İl düzeyindeki yüksek bürokratların belirlenmesi gibi önemli bir meselenin devlet personel başkanlığı düzeyinde ele alınması ve buna göre devlet personel rejiminin baştan sona yeniden yapılandırılması kaçınılmaz bir gerekliliktir.

Sistemdeki aksaklıkların neler olduğunu anlamamız için örnek olması bakımından bir bürokrat analizi yapmak istiyorum. Malum olduğu üzere iki yıla yaklaşan bir süreden beri tüm dünyayı kasıp kavuran Covid-19’la mücadele halinde olduğumuz şu günlerde, gözbebeğimiz haline gelen ve başarılarıyla destanlar yazan Sağlık Bakanlığımız başarılı çalışmalarıyla tüm dünyanın takdirini kazanmıştır. Böylesi başarılarla dünyada gündem olan Sağlık Bakanlığımızın Şanlıurfa’daki temsilcisi konumunda olan İl Sağlık Müdürlüğünde bu günlerde olağandışı hareketlilikler yaşandığına tanıklık ediyoruz. 

Tüm iller gibi Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğü de, Sağlık Bakanlığının Politikalarının Şanlıurfa’da eksiksizce uygulanmasını sağlamak, sağlık hizmetlerinde yerel düzeyde var olan eksik ve aksaklıkların neler olduğunu tespit etmek ve bunlara çözüm yolları üretmek, şehirdeki hizmet kalitesini arttırabilmek için yapılması gereken çalışmaları belirleyerek Sağlık Bakanlığına bildirmekle yükümlüdür. Bununla birlikte, yerel siyasetçilerini de motive ederek Şanlıurfa’nın merkezi bütçeden sağlık yatırımları bakımından en üst düzeyde yaralanması için gereken her türlü çalışmayı yapması da beklenir. 

Şanlıurfa’mıza yeni atanan sağlık il müdürümüzün yukarıda belirttiğim doğrultuda çalışacağına gönülden inanıyor ve içtenlikle başarılar diliyorum. Rabbim yar ve yardımcısı olsun. Ahmet Fakıbaba tarafından görevden alınan önceki sağlık il müdürümüze yeni görevinde başarılar dilerim. Buna bir nöbet değişimi olarak bakıp moralini bozmamasını tavsiye ediyorum.     

Yeni sağlık müdürümüzün başarılı olması büyük ölçüde deyim yerindeyse yerel siyasetçilerin onu rahat bırakmasına bağlıdır. Yani yeni il müdürümüz, dışarıdan yerel siyasilerin baskısına maruz kalmazsa Şanlıurfa’mızda sağlık hizmetlerinin kalitesini arttıracağına yürekten inanıyorum. Dış baskıdan kastım, yerel siyasilerin liyakati göz ardı ederek, sadece adam kayırmacılık kabilinden il müdürüne rağmen, kurum içi atamalarda etkin olma mücadelesine girmeleridir. Şahsen en büyük korkum budur benim. Korktuğum başıma gelirse Şanlıurfa’mızda sağlık hizmetine en büyük darbe yerel siyasilerin eliyle vurulmuş olur.         

Daha dün yaşanmış gibi hafızamda taptaze duruyor, Ahmet Eşref Fakı Baba’nın SSK Hastanesinin Başhekimiyken yine o günkü yerel siyasilerin baskısıyla Şırnak’a sürülmesi. Şanlıurfa Milletvekili Seyidi Eyyüpoğlu tarafından tayinin durdurulduğu da aynı tazeliğiyle hafızamdaki yerini koruyor. O gün Ahmet Eşref Fakı baba, hastanesini tıkır tıkır işlettiği ve hiçbir hizmet kusuru olmadığı halde, o günkü yerel siyasilerin sırf ‘kendi adamını yerleştirme’ amacı taşıyan bu sürgünle, Fakıbaba’ya büyük haksızlık yapılmış ve göz göre göre mağdur edilmişti. 

Neyse ki o gün sağduyulu yerel siyasiler devreye girerek bu haksızlığa engel olmuş ve bir bakıma Şanlıurfa’mıza güzel hizmetlerine devam etmesine sebep olmuşlardı. Yani Fakıbaba’nın önünü tıkamak isteyenler sağduyulu yerel siyasiler tarafından bertaraf edilmiş ve kaliteli sağlık hizmeti sunmasının önünü açmışlardı. Bu tarz ayak oyunlarıyla kaybeden her zaman sadece Şanlıurfa halkı olmuştur ve olmaya devam etmektedir. Çünkü her gelen yeni yönetici üzerinde bu baskıları hissedeceğinden ürkek davranacak ve dolayısıyla deyim yerindeyse etliye sütlüye karışmaya cesaret edemeyecektir.

Bu da onun heyecanını kırar ve inisiyatif almasına engel olur. İnisiyatif alamayan il müdürünün de üretken olması mümkün değildir. Üretmeyen yöneticinin mevcudu sürdürmekten başka yapacağı hiçbir hizmet yoktur. Sonuçta yine kaybeden halk oluyor.  


Sonuç olarak, her alanda olduğu gibi özellikle bu salgın hastalık döneminde Şanlıurfa halkı olarak en iyi sağlık hizmetini alabilmemiz, yeni atanan il sağlık müdürümüzün yerel siyasetçilerimizce engellenmemesi, tam tersine yoluna çıkabilecek her türlü engelin kaldırılmasında ona yardımcı olmalarına bağlıdır. Bunu sadece il sağlık müdürü için beklemiyoruz elbette, Şanlıurfa’mıza hizmet etme isteğinde olan tüm kurum amirlerimiz için aynı tutumu sergilemelerini bekliyoruz siyasilerimizden.

Ne olur, yöneticilerimizin önünü açmayacaksanız bile en azından köstek olmayın, bu bile halk olarak bize yeter. Ha ille de siyasi gücünüzü ilimizin yöneticileri üzerinde deneyecekseniz; gereken çabayı göstermeyen, proje üretmeyen, Şanlıurfa’mızın gelişmesine yeterli katkıyı sunamayan idarecilerimizi harekete geçirmeye harcayın gücünüzü, yapmıyorsa o zaman o yöneticinin görevden alınması için var gücünüzle asılın. İşte o zaman halka gerçek anlamda hizmet etmiş olursunuz.  


Bu endişelerim boşuna değil, yaşadıklarımdan çıkardığım derslerle bu temennilerde bulunuyorum. Bir nesil, kirli emeller uğruna yöneticilerin yolunu tıkayan yerel siyasetçilerin ayak oyunlarıyla hizmetten mahrum kaldı. Bari gelecek nesiller insanca hizmet alabilsin diye küçük hesaplar uğruna tıkamayın artık yerel bürokratların önünü, kırmayın heyecanlarını… Gerçekten artık bireysel menfaate dayalı siyaset ve siyasetçi istemiyoruz. Bizlerden oy isterken ne demiştiniz? Halka hizmet, halka hizmet, halka hizmet… İ

İşte seçildiniz, gün bu gündür, söz verdiğiniz hizmeti yapmak istiyorsanız, lütfen öncekiler gibi il yöneticilerimizi küçük hesaplarla harcama yoluna gitmeyin. Yoksa hizmet aşkıyla yansa bile siyasilerin baskısını ensesinde hisseden hiçbir yönetici proje üretemez, hizmet sunamaz, bu da Şanlıurfa’ya kaybettirir, Türkiye’ye kaybettirir.

Amacı Şanlıurfa’mıza hizmet olan tüm bürokratlarımıza, yerel siyasetçilerimizin tüm gücüyle destek vereceği günlerin yakın olduğuna yürekten inanıyorum. Bu vesileyle ilimizde görevine yeni başlayan sağlık il müdürümüz başta olmak üzere tüm il müdürlerimize başarılar diliyorum. 

 

 

Bu yazı 827 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum