Cemil Yeşildağ

Cemil Yeşildağ

[email protected]

Muazzam Belediyecilik 1

17 Temmuz 2023 - 10:14

Alkışlayarak yazımıza başlayalım. Alkış alkış!

Tekrar alkış,

Hem de ayakta alkış.

Öyle oturarak değil ayakta; dakikalarca değil saatlerce alkış.

Tüm bu alkışları muazzam belediyeciliğimiz sonuna kadar hak ediyor.

Harikulade görkemli projeler hayata geçti. Hem de bu projeler yapımı öyle yıllar boyu sürmedi. Kısacık birkaç ay içinde gerçekleşti.

Önce şehrimizin kültürel etkinliklerinde kullanılmak üzere bir kültür merkezi yapımına karar verildi. Kısa süre içinde kültür merkezi binasının yapımına başlandı ve hemencecik bitirildi.

Kültür merkezi binasının tanıtımı için dünyanın en ünlü mimarları davet edildi. Davet edilen mimarların arasında Kanadalı Frank Gehry, Japon Tadao Anda bile vardı. Dünya'nın ünlü mimarlarını misafir ettik ve projelerimizi beğenip beğenmediklerini sorduk. Hoş beğenmek ne kelime adamların ağzı açık kaldı. Kıskançlıkları yüzlerinden okunuyordu. Zaten hayranlıklarını dilleri ile ifade ettiler.

Bu muazzam kültür merkezinden sonra Belediye Meclisinde şehrin bir ekonomik kalkınma  atağına ihtiyacı fikri ortaya atıldı. Hoş, şehir zaten ekonomik açıdan kalkınmanın zirvesindeydi. Yine de ilçe meclisi, STK'ların ve şehrin kanat önderleri ile fikir alışverişinde bulundu. Bu fikir alışverişi toplantılarında mutlaka zirvede kalalım fikri ağır bastı ve dünyada eşi benzeri olmayan onlarca projelere daha imza atıldı.

Projeler hakkında pek tartışmaya gerek kalmadı, zaten belediyemizin meclis üyeleri çalışırken mükemmel bir uyuma sahipti.

Aykırı bir tek fikirleri yoktu. Olamazdı da…

Gece gündüz denilmeden bu eşi benzeri olmayan projeler hayat buldu. Belediyenin ekonomik kalkınmada ciddi rol oynayan projelerini görmek için bu seferde dünyanın farklı ülkelerinden ekonomistler şehrimize akın ettiler. Hatta birçok ekonomist davet edilmeden, randevu almadan şehrimize geldi. Kimler randevu almadan gelme hadsizliği yapmadı ki. Aralarında IMF Türkiye danışmanı Nouriel Roubini, Türk asıllı ABD ‘li Daron Acemoğlu, Hintli ünlü ekonomist Amartya Sen bile vardı.

Bir ara gözüm; Diyalektik idealizmin fikir babası olan Hegel’i, Marksizmin kurucusu Alman Kalr Marx’ ı, İranlı “İslam’ın Ekonomi Doktrini kitabının yazarı Muhammed Bakr Es SADR’ı da aradı ama o kişilerin yıllar önce vefat ettiğini hatırladım. (Vefat eden bu isimlerin hala yaşıyor olacağı fikrine nasıl kapıldım acaba?)
 
Ama belediyemiz yine de kendisine yakışanı yaptı. Misafirdir deyip dünyaca ünlü ekonomistleri ve heyetlerindekileri günlerce ağırladı. Belediye  yetkilileri bu hadsizlere başarılı projeleri yılmadan ve usanmadan anlattı. Şehrimize dünyanın dört bir tarafından belediyeciler akın etti. Muhteşem belediyeciliğimizi görme şerefine ermek için.

Şehrin ahalisi belediyenin hizmetlerinden ihya oldu. Bu kalkınma ve refah karşısında ihya kelimesi bile yetersiz kalıyor. Kültür merkezi hiç atıl     kalmadı. Gece ve gündüz durmadan konferanslar, paneller ve seminerler düzenlendi. Belediyenin müthiş azmi sayesinde şehrimizin insanları entelektüelliğin ve bilgeliğin zirvesini bir kaç yılda yakaladı.

Belediyemiz daha başka neler mi yaptı? Alın size örnekler:

Japonya’nın Sapporo şehrinde bulunan parklara benzer, şaheser denilecek parklar inşa edildi. İnşadan sonra parklar bakımsız ve başıboş bırakılmadı.( Parkları bakımsız ve başıboş bırakmak bize yakışmaz canım). Parkların kilit taşları için İtalya’dan getirilen mermerlerin kiri ve pası Domestosla günde kırk kere yıkandı.

Afrika’nın en ünlü botanik bahçesi olan 'Kirstenbosch Botanical Gardens’ den ağaçlar getirildi. Ağaçların bakımı için görevliler 'Kirstenbosch Botanical Gardens’ parkına bir ay     eğitim için Afrika’ya yollandı.

Dünya Hep bizden mi öğrenecek yeni bilgileri canım. Birazda onlardan bilgi alma şerefini de belediyemiz onlara bahşediyor. Eee haksız da değiller. Bilgi ve tecrübeyi hep bizim belediye mi üretecek?
Bizim belediye de Dünyanın mirasından biraz faydalansın.

İşte bu!
Müthiş bir felsefik çıkarım.
Bu çıkarımlar için de kocaman alkış… Gelin görün!
Belediyecilik nasıl yapılır. Kıskançların kem gözüne şiş…

Hakeza belediyemiz Rusya Devlet Kütüphanesine benzer bir kütüphane inşa etti. Ufak tefek tasarım farkı vardı tabi ama bizim kütüphane birkaç bin metrekare daha büyüktü. Bu kadar da farkımız olsun. Kütüphane inşasından sonra muazzam bir çevre ve iç mekân tasarımı da yapıldı. Sonra      dünyanın dört bir tarafından her yaş grubunun okuyabileceği milyona aşkın kitap toplandı. Öyle bir kütüphane binası atıl bırakılır mı canım? Her gün binlerce öğrenci ve akademisyen Bursa’dan getirilen en pahalı mermerden yapılan merdivenlerini durmadan aşındırma ya devam ediyor.
 
Geçen ay Tunceli Belediye Başkanı M. Fatih Maçoğlu ( hani şu Komünistim diyen başkan) bir heyetle şehrimize geldi. Niçin mi geldi? Onun ağzından dinleyelim geliş nedenlerini: “Şehir ahalisinin ürettiği el emeği, göz nuru el sanatlarını, köylünün ürettiği besinleri ve çiftçinin yetiştirdiği ekinlerini belediyenizin nasıl değerlendirdiğini ve tüm dünyaya nasıl ihraç ettiğinizi merak ettik ve sizden bu işi öğrenmeye geldik “ dedi Maçoğlu...
Bak sen köftehora!
Rol model olarak bizim belediyeyi seçmiş. Hırsız bunlar hırsız.
Fikirlerimizin hırsızı.
Merhum Necmettin Erbakan’ın deyimi ile “taklitçi bunlar taklitçi”. Olsun ya nede olsa belediyemizi rol model seçmişler.

Bu ara Tunceli’den gelen heyet belediyemizin çalışma aşkı ve azmini gördükçe saatlerce ayakta alkışladılar. Belediyenin fikir babalarına tebrik üstüne tebrikte bulundular ve mehdiyeler dizdiler. Yalnız kıskançlıklarını gizlemeye çalışsalar da yine de ele verdiler kıskançlıklarını.

Sadece Avrupa değil tüm Dünya bizi kıskanıyor. Kıskananlar çatlasın...

Devam Edecek.

 

Bu yazı 908 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum