Cemil Yeşildağ

Cemil Yeşildağ

[email protected]

Feodalizm Ve Değişim‏

31 Temmuz 2011 - 21:00

Dünya hızla değişirken ülkemiz, ülkemiz hızla değişirken de Siverek değişmekte ve değişime ayak uydurmaktadır. Bu değişime uğrayan alanlardan biride binlerce yıllık bir geleneğe sahip olan feodal/aşiret sistemidir.
 
Geleneksel yapı formuna dayanan aşiret sistemi; kendi içinde yakın akrabayı koruma ve gözetme gibi bazı faydaları olmakla beraber birçok kirli iş ve ilişkileri ayakta tutuyor oluşu fayda getirmesinden çok zarar getirmesine neden olmuştur.
 
Aşiret reisleri çoğu zaman Kürt coğrafyasında kendi menfaatlerini gözeterek halkın aydınlanmasını engellemiş hatta bu uğurda akla ziyan bazı ilklere bile adım atmıştır. Mesela köy yollarının yapılmasını engellemiş, köylülerin şehre gelmemesi için özel telkinlerde bulunmuş, şehre gelinmemesi için göç kullanımına bile gitmişlerdir.
 
Sıradan halkın okul okumamaları için bizzat özel çabalar sarfedilmiş, okullaşma oranının önüne geçilmiş ve aşiret üyelerinin başka diyarlardan, başka hayatlardan, başka umutlardan haberdar olmalarının önüne geçilmeye çalışılmıştır.
 
Bu tür yasaklama ve engellemelerde amaç kendi hizmetinde olan insanların hizmetlerinden çıkmamalarını sağlamaktır. Globalleşen dünyada gerek teknolojinin gelişmesi gerekse de süreç içinde kitle iletişim araçlarında meydana gelen hızlı değişim feodal yapıyı da etkileyip değişime itmiştir.
 
Değişimin yaşandığı bu süreçte feodal zihniyetin zayıfladığı ve bunun yerine hizmeti temel alan sosyal ve siyasal yaşamı kolaylaştıran ve tabi olarak insana yaratandan ötürü değer veren anlayışlar yerleşmektedir.
 
Coğrafyamız artık kısır döngülere tahammül etmeyecek kadar aydınlandı. Yeni nesil artık dünyanın sadece doğduğu şehirden ibaret olmadığını görmekte ve hak arayışının sınırlarının giderek genişlediğinin farkına varmaktadır.
 
Halkın vergileri ile devlet birimlerinin başına gelen yöneticiler de artık bu halka bir sürü muamelesi yapamayacaklarını görmekte ve hak, hukuk sınırlarına riayet etmeyi öğrenmektedir.
 
Tüm eski kutsalların yıkıldığı, merkeze Allah’ın murat ettiği hak ve adalet terazisinin oturduğu bir yaşam kurulmakta ve insanlarımız insan olma temelinden hareketle değer görmektedir.
 
Bu değişimin önüne artık kimsenin geçmeyeceği bu değişimin önüne geçenlerin statükocu olacağı ve kesinlikle kaybedeceğini görmeleri gerekmektedir.
 
Eleştiriye tahammülü olmayan ve sırtlarını feodal zihniyete ve ilişkilere dayayan yerel yöneticilerin Türkiye’de nelerin değiştiğini fark etmeleri için gönlük haber kanallarını açmaları ve at gözlüklerini çıkarıp gelişmeleri izlemelerini tavsiye ediyoruz.
 
Artık hizmet temelli yaklaşımlar sergilemeli ve eleştiriye açık işler bir mekanizma getirmeleri gerekliliğini kabul etmeleri gerekir. Aksi takdirde halkın gönlünde taht kuramayacak ve türbinlere oynama ile uzun süreli siyasal yaşamlarının olamayacaklarını ve yönetim dışında sıradan bir insan olarak kalacaklarını fark etmeleri gerekmektedir. 
 
Darbeci zihniyet nasıl ülkeden arındırılmaya çalışılıyorsa vatandaşına değer vermeyen onların haklarını ihlal eden her sistem ve yönetici/amir de bu değişim/arındırmadan nasibini alacaktır. Çünkü bu toraklar, bu hava, bu taş ve her türlü nimetin sahibi rejimler değil Allah’tır. Allah’ta tüm bu değerleri bu topraklarda yaşayan insanlara bahşetmiştir.
 
Adalete dayanmayan hiçbir siyasal sistem ve o siyasal sistemin yöneticileri kalıcı olamazlar. Kalıcı olan hak ve adaleti merkeze alan, halka değer veren ve gücünü HAKTAN ve HALKTAN alan sistemlerdir.
 
…ve değişim devam ediyor haberin var

Bu yazı 2272 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum