İranın başaramadığını Erdoğan başarabilir mi?
Cumhurbaşkanı Sn. R.T.Erdoğan: Bizim Şiilik diye bir dinimiz yok. Bizim Sünnilik diye bir dinimiz yok. Bunlar birer yoldur, ama bizim bunların üzerinde tek bir dinimiz var, o da İslamdır.
Bu söylem ne mezhepleri yok saymak ne de birleştirmek gibi bir amaç taşıyor. Ama önemli bir durumu belirtiyor: İslam dininin mezheplerden daha üstün tutulması gerektiğini!
Çünkü Müslümanların taassupçuluğu nedeniyle mezhebi görüşler Kuranın ve Sünnetin önüne geçmiş durumda. Bu da ayrılığı ve düşmanlığı körüklemiş.
Erdoğanın bu söylemi Müslümanları birleştiremezse bile; yakınlaşmalarına, aradaki düşmanca tutumun bittirilmesine vesile olabilse tek başına kıymetlidir.
Mezhepleri yakınlaştırmak yerine Müslümanları yakınlaştırmak daha kolaydır. Erdoğanın söyleminde de bu daha çok ön plana çıkıyor gibi.
Devrimden sonra İran, İslam Mezhepleri Yakınlaştırma adında oluşturduğu kurumun da çalışmaları var, ama şimdiye kadar görünürde elle tutulur bir başarı sağlayamadığı gibi mezhebi taassupçuluğun İrana karşı düşmanca tutumu da engelleyebilmiş değil.
Çünkü İrana karşı var olan Şia yargısı, yoğun anti propaganda ve Sünni taassupçuluk İranın başarılı olmasına izin vermiyor.
Nasıl ki İran Sünni dünya üzerinde etkili olamıyorsa Erdoğanın -Sünniler üzerinde olsa bile- Şiiler üzerinde ektili olabileceğini zannetmiyorum.
Erdoğanın niyeti Müslümanları yakınlaştırmaksa önce Şiiler üzerinde etkili olması gerekir. Bunu da İran olmadan yapması mümkün değil. Çünkü Şiiler İranı bırakıp Türkiyenin yanında asla yer almazlar.
Erdoğanın bu çağrısına benzer görüşler aslında daha önce de bazı İslam âlimleri tarafından dile getirilmişti; ama o âlimler bazı çevrelerce mezhepsizlikle, reformculukla hatta küfürle bile itham edilmişlerdi.
Erdoğanın bu çağrısı aynı zamanda kurulmak istenen İslam birliğinin fikri alt yapısı niteliğindedir. Zaten böyle fikri bir alt yapısı yoksa bu birliğin gelişmesi ve kurumlaşması mümkün değil. İslam birliği sağlanmazsa İslam İşbirliği Teşkilatı Sünni teşkilatı olarak kalmaya mahkûmdur.
Bu birliği sağlayacak ülkelerin başında ideolojik yapıları gereği doğal olarak Şii nüfusa sahip İran ve kendini Sünnilerin hamisi kabul eden S. Arabistanın işbirliğiyle olabilirdi. Ama bu iki ülke biri Şiayı diğeri Sünni tarafı en katı şekilde temsil ettiği için mümkün olmuyor.
Devamı var
İlyas Kambalı
[email protected]
FACEBOOK YORUMLAR