Mustafa Karadağlı

Mustafa Karadağlı

[email protected]

KAFES KAPILARINI AÇIK BIRAKMAK

07 Mayıs 2013 - 15:39

KAFES KAPILARINI AÇIK BIRAKMAK

Dünya bu, Allah herkese sevme ve nefret etme yetisi vermiş. Kimisi bunu Rabbine, kimisi Rabbinin yarattıklarına harcar. Kimisi Rabbine gerçek bir sevgi sunar ona köle olur, kimisi bunu dünyevi makamlara, paralara, hayvanlara bilmem nelere harcar. Bu hususta insana hür bir irade verilmiştir. Yani Cennet ve Cehennemi seçme yetisi…



Tavuk ve civcivlerine çok düşkün eski komşularımızdan yaşlı bir amca vardı. Her sabah itinayla kümes kapısını açar tavuklarını yemler, yumurtaları toplardı. Bahar geldi mi tavuklarının çoğu kuluçkaya yatar, adam büyük bir sabırla tavuklarının çoğalışını izlerdi. Rengârenk civcivlerin sesleri yeşilliklerle kaplı avlusunda yankılanırdı. Bu manzarayı damdan izlemek bana büyük bir keyif verirdi. 



Gel zaman, git zaman, tamam orda kal zaman! Bu güzel manzarası bozuldu yaşlı amcanın. Mutluluk sermayesine musallat olmuş ve bir türlü tespit edemediği muzır bir kedi civcivlerine dadanmış, durmadan avludan civcivlerini aşırıyordu Yaşlı Amcanın. Yaşlı amca ancak, güneş yüzü görmemiş küfürlerle yetinirdi kaybolan civcivlerinin ardından. 



Birgün bağrışma seslerinin ardından, damından aşağıya baktım. Adam kediyi yakalamış ve dövüyordu. Ama işin tuhafı kedi kendi öz be öz kedisiymiş. Bir çuvala koyup ağaçta asılı vaziyette sopalıyordu. Torbayı açıp bakınca kedinin öldüğüne kanaat getirdi ve şehrin en uzak mahallesi olan selimpınara götürüp leşini attı. 



Epey zaman sonra kedi tekrar piyasada görünmez mi? Adam şaşırmış vaziyette yine meşhur küfürlerine devam etti. Hakikaten de bende bir tuhaf olmuştum. O kedinin yeniden dirilişine. Meğer kedi ölü taklidi yapıp kurtulmuş. Fakat dayaktan aldığı bir ders olmalı ki evin yakınına bile uğramıyor uzaktan uzağa bakarak “beni affedin” der gibi miyavlıyordu. 



Ne hazin bir hikaye değil mi? 

Fakat daha bitmedi hazin hikayelerimiz: 


Çocukken eşek binmeye merak salmıştım. İlada bir eşeğim olsun diye tutturmuştum. Bu merakım üzerine köydeki amcam bana bir eşek yollayacağı sözünü verdi. 



Bir gün köy postacısı köyden bir eşek getirdiğini belirtti. Büyük bir sevinçle kamyonun ardında eşeği bekledim. Fakat bu da ne? Eşeğin tek kulağı olmasın mı. 



Şaşırdım! Hayatımda ilk defa tek kulaklı bir eşek gördüm. 


Bana eşeğin acıklı hikayesini anlattı postacı. Meğer eşek arsızın tekiymiş. Köyde musallat olmadığı bağ-bahçe, tarla kalmamış. En son çare bir kulağını kesmekte bulmuşlar eşeğin. Fakat eşek kulağının kesilmesiyle bir ders almalı ki kulağının kesildiği bahçeye gelince tek kulağını dimdik edip anırıyormuş. Bu da onların rikkatine dokunmuş olmalı ki çareyi eşeği şehre salmakta bulmuşlar. Bana da sana hediye getirdik demişlerdi. 



Hey gidi hediye dolu günler hey!


Dünya bu, hem hayvanların hem de insanların alacağı çok dersler var bu Dünya hayattından. Ders alacağı bu zat bazen bir eşek olur bazen de dürüst taklitli bir insan.



Öyle insan tipleri vardır ki yukarıda zikrettiğim kediden ve eşekten daha beter rol yapar. Örneğin insan taklidi yaparak sizi kandırabilir. Dindar taklidi yapıp en adi haltları yiyebilir.



Demokrat taklidi yapıp halk düşmanı olabilir.


Ama işin özüne varınca anlarsınız ki bir günlüğüne de olsa, açık bırakılan kafesin birinden kaçan insan görünümlü bir mahluk, sizi dürüstlükle avlayıp sahte gülücüklerle pişirmiştir bu hayatta. 



Sevgili dostlarım siz siz olun kafes kapılarını sakın sakın açık bırakmayın. Olur ki olur kafes kaçkını insan görünümlü mahluklar makamları işgal edebilirler.



Makam sahipleriyle, rütbe sahipleriyle oturup kalktıklarını ima edip öz be öz kimliklerini unutup kendilerini de makam sahibi zannedebilirler. 



Ve size de Çinli Kardaşlarımın şu muhteşem sözünü ders verebilirler: 


Tecrübe, Hayatta Yemiş Olduğunuz Kazıkların Toplamıdır. 


Ne olur gaflete dalıp kafes kapılarını açık bırakmayın. Bıraktığınız zaman da o kaçkınlara hakkettikleri öyle bir ders veriniz ki uzaktan bakıp ancak sahip oldukları kimliğin gerçek sesiyle, size yeniden yalvarıp hiç olmasa geldikleri yere geri gitmek için bir fırsat daha dilenebilsinler…



Selam ve Muhabbetle..



Mustafa KARADAĞLI

07/05/2013-Siverek

Bu yazı 1736 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum